Boş arama ile 53 sonuç bulundu
- Instagram Otomatik Mesaj ile Etkileşimi Artırmanın 6 Yolu
Artık markalar için sosyal medya yalnızca paylaşım yapmakla sınırlı değil; müşteriyle kurulan ilişkinin en güçlü alanı haline geldi. Özellikle Instagram, hem bireysel kullanıcılar hem de işletmeler için dijital bir vitrin olmanın çok ötesine geçti. Fakat burada bir sorun var: Mesajlar çoğaldıkça, her kullanıcıya zamanında ve özenli bir şekilde yanıt vermek neredeyse imkânsız hale geliyor. Instagram otomatik mesaj sistemi bu noktada işe yarıyor. Bu özellik, markaların 7/24 erişilebilir görünmesini sağlarken, aynı zamanda profesyonel bir imaj oluşturuyor. Basit bir selamlaşma bile, müşteriye değer verildiğini hissettiriyor. Peki bu özelliği en etkili şekilde nasıl kullanabilirsin? Gel, markaların etkileşimini artıran 6 yöntemi birlikte inceleyelim. 1. İlk İzlenim: Karşılama Mesajıyla Başla İlk mesaj, her zaman akılda kalır. Bir kullanıcı markana mesaj attığında, saniyeler içinde aldığı yanıt onun zihninde bir iz bırakır. Soğuk, gecikmiş ya da ilgisiz bir yanıt, bu fırsatı boşa çıkarabilir. Bu yüzden otomatik karşılama mesajları kritik öneme sahip. “Merhaba, bize ulaştığın için teşekkür ederiz 🌿 Sana nasıl yardımcı olabiliriz?” gibi sade bir mesaj bile, kullanıcıda güven duygusu yaratır. Yapılan araştırmalar, ilk beş dakika içinde yanıt alan müşterilerin markayla etkileşimini sürdürme olasılığının %70 daha yüksek olduğunu gösteriyor. Dolayısıyla, bu kısa ve samimi yanıtlar bir fark yaratır. Küçük öneri: Karşılama mesajına markanın kişiliğini yansıtan bir ton ekle. Çok resmi değil, ama profesyonel kal. 2. 7/24 Erişilebilir Olmak: Instagram Otomatik Mesaj Bir müşteri, gece 2’de ürün teslimat süresini sorduğunda cevap alamazsa, o ilgisini başka bir markaya kaydırabilir. Ancak Instagram otomatik mesaj sistemi sayesinde bu risk ortadan kalkar. Örneğin, “Siparişleriniz 24 saat içinde kargoya verilmektedir 🚚” gibi hazır mesajlar, müşterinin hem merakını giderir hem de markana duyduğu güveni artırır. Bu tür anında yanıtlar, işletmenin profesyonel olduğunu hissettirir. Daha da önemlisi, bu sistem sadece bilgi vermekle kalmaz; markanın enerjisini yansıtır. Her yanıt, küçük bir dokunuştur — ve o dokunuş bazen bir satın alma kararını etkileyebilir. 3. Kampanya ve Duyurularda Otomatik Şablonlardan Yararlan Kampanya dönemlerinde her mesajı tek tek yanıtlamak neredeyse imkânsızdır. Özellikle indirim haftaları veya yeni ürün lansmanlarında, gelen mesaj sayısı bir anda katlanır. Bu yoğunlukta her kullanıcıya aynı ilgiyi göstermek zorlaşır ve çoğu zaman potansiyel satış fırsatları kaçırılır. Belirli promosyonlar için özel mesajlar oluşturabilir, örneğin: “Bugün sadece Instagram takipçilerimize özel! 🎉 Sepette %15 indirim seni bekliyor.” Bu tür mesajlar yalnızca satış potansiyelini artırmakla kalmaz, aynı zamanda müşterinin markayla özel bir bağ kurmasını sağlar. Çünkü kullanıcı, kendisine özel hazırlanmış bir mesaj aldığında, markayı daha samimi ve ilgili algılar. Küçük öneri: Kampanya mesajlarını kısa tut, ama mutlaka bir eyleme yönlendirme ekle. “Hemen göz at” veya “Sepetine ekle” gibi ifadeler, dönüşüm oranlarını ciddi şekilde artırır. Ayrıca emojilerle enerjik bir ton yakalayabilirsin; doğru seçilmiş bir 🎁 ya da 💬 bile mesajın samimiyetini katlayabilir. 4. CRM Programlarıyla Entegrasyonun Gücünü Kullan Bir mesaj yalnızca bir mesaj değildir; bir satışın, bir geri bildirimin veya uzun vadeli bir ilişkinin başlangıcı olabilir. Fakat yüzlerce konuşmayı manuel takip etmek, her markanın kabusudur. İşte bu nedenle CRM programları bu sürecin görünmeyen kahramanıdır.Instagram mesajlarını CRM ile entegre ettiğinde, müşteriyle yaptığın tüm konuşmalar tek bir yerde toplanır. Kimin neyle ilgilendiğini, kimlerin dönüş beklediğini anında görebilirsin. Örneğin, bir kullanıcı alışveriş sepetini terk ettiğinde, CRM sistemi otomatik bir “İndirim kaçmadan siparişini tamamla 🎁” mesajı gönderebilir. Bu hem kullanıcıyı geri kazanır hem de satış döngüsünü hızlandırır. Ek faydalar: Ekip içinde koordinasyon artar. Tekrar eden işler azalır, zaman verimli kullanılır. 5. Müşteriyi Dinle, İletişimi Sürdür Bir müşteriyle iletişim kurmak kadar, o iletişimi sürdürebilmek de önemlidir. İşte bu noktada Instagram otomatik mesaj sistemi sadece satış için değil, sadakat oluşturmak için de kullanılır. Satın alma sonrası gönderilen küçük bir teşekkür notu, özel günlerde atılan kutlama mesajı veya kısa bir memnuniyet anketi… Bunların her biri müşterinin markana olan bağlılığını güçlendirir. Örneğin: “Siparişin başarıyla teslim edildi! Deneyimini bizimle paylaşmak ister misin?” Bu küçük sorular, müşteriye “Benim fikrim önemli” hissini verir. Ve bu his, sadakati doğurur. Unutma: Sadık bir müşteri, yeni müşterilerden daha değerlidir. Çünkü bir kez güven kazandığında, o güven uzun süre seninle kalır. 6. Sonuçları Ölç, Stratejiyi Geliştir Bir stratejinin etkili olup olmadığını anlamanın tek yolu, veriye bakmaktır.Instagram otomatik mesaj performansını düzenli olarak inceleyerek hangi mesajların daha fazla etkileşim yarattığını görebilirsin. Yanıt oranı yüksek olan mesajları tespit etmek, gelecekteki kampanyaların başarısını doğrudan etkiler. Örneğin, kullanıcıların %60’ı karşılama mesajına yanıt veriyorsa, bu tonun işe yaradığını gösterir. Ancak yanıt oranı düşükse, belki de mesaj çok resmi veya uzun olabilir. Küçük değişikliklerle bile büyük farklar yaratmak mümkündür. Ayrıca CRM sistemleri bu analizleri otomatik olarak raporlayabilir. Böylece sadece tahminlerle değil, somut verilere dayalı kararlar alırsın. Sonuç Artık etkileşim yalnızca beğeni sayılarıyla ölçülmüyor; önemli olan müşterinin markanla kurduğu bağın kalitesi.Instagram otomatik mesaj sistemi, bu bağı güçlendirmenin en pratik yollarından biri. Otomatik yanıtlar, kişiselleştirilmiş mesajlar ve CRM entegrasyonları birleştiğinde, ortaya daha insani bir iletişim çıkıyor. Çünkü günün sonunda, dijital araçlar değil, o araçları doğru kullanan markalar fark yaratıyor. 💬
- Ticimax ile E-Ticaret Sitesi Kurmak: Adım Adım Rehber (2025)
2025 yılında e-ticarete başlamak isteyenler için altyapı seçimi artık sadece teknik bir karar değil, stratejik bir yatırımdır. Ticimax, bu yolculuğa başlamak isteyenler için hazır sistemleri, güçlü destek yapısı ve yerli pazara uyumlu çözümleriyle ön plana çıkıyor. Bu rehberde, Ticimax ile bir e-ticaret sitesini sıfırdan nasıl kuracağınızı adım adım anlatacağım. Ticimax ile Site Kurmaya Başlamadan Önce Bilmeniz Gerekenler Ticimax ile site kurmak hızlı ve kolay gibi görünse de, doğru adımlarla ilerlemezseniz zaman ve enerji kaybı yaşayabilirsiniz. Bu yüzden başlamadan önce bazı temel konuları netleştirmek, işinizin sağlıklı temeller üzerine kurulmasını sağlar. Aşağıdaki başlıklar, süreci daha verimli yönetmenize yardımcı olacak. Neden Ticimax? Ticimax’ı tercih etmenin temel sebebi; kullanıcı dostu paneli, hazır entegrasyonları ve Türkiye pazarı için optimize edilmiş yapısıdır. Teknik bilgiye ihtiyaç duymadan kendi e-ticaret sitenizi kurabilir, ürünlerinizi listeleyebilir ve ödeme sistemlerini kolayca entegre edebilirsiniz. Ben kendi tecrübemde şunu çok net gördüm: özellikle sıfırdan başlayan işletmeler için Ticimax, karmaşık olmayan bir başlangıç sunuyor. Ayrıca müşteri destek ekipleri oldukça hızlı yanıt veriyor ve yeni kullanıcıyı sürece yabancı bırakmıyor. Yani, satışa başlamak için bir yazılımcıya veya ajansa bağlı kalmadan ilerlemek istiyorsanız, Ticimax sizin için güçlü bir araç. Hangi Paket Size Uygun? Ticimax farklı işletme seviyelerine göre çeşitli paketler sunar: Basic , Special , Enterprise ve Unlimited gibi. Eğer yeni başlıyorsanız ve küçük bir ürün yelpazeniz varsa Basic paket yeterlidir. Ancak pazaryeri entegrasyonları, gelişmiş kargo ayarları veya API bağlantıları gibi özelliklere ihtiyacınız olacaksa, en az Special paket tercih edilmelidir. Ben giriş seviyesi kullanıcılar için ilk etapta gereksiz maliyete girmemelerini, ama büyüme planları varsa orta paketlerle başlamalarını öneriyorum. Çünkü bazı paketler arasında sonradan geçiş yapmak teknik ayarlarla uğraşmayı gerektirebilir. Ayrıca, kampanya dönemlerinde Ticimax bazen %50’ye varan indirimler sunuyor. Bu fırsatları takip etmek de maliyet açısından işinize yarayabilir. Gerekli Hazırlıklar ve Belgeler Ticimax’a üye olup teknik sürece başlamadan önce bazı evrakları ve içerikleri hazır etmeniz işinizi kolaylaştırır. İşte başlamadan önce hazırlamanız gerekenler: Vergi levhası ve firma bilgileri Alan adınız (domain) : Henüz almadıysanız, satın alma sürecini planlayın. Logo ve kurumsal kimlik : Marka bilinirliği için önemli. Ürün görselleri ve açıklamaları : İlk ürünlerinizi hazırlayın. Kargo anlaşması (isteğe bağlı ama önerilir) Sanal POS başvuru belgeleri (şirket bilgileri, imza sirküsü vb.) Ticimax altyapısı bu belgeler olmadan da kurulabilir ama ödeme almak ve profesyonel görünmek için bu hazırlıkları baştan tamamlamak size zaman kazandırır. Benim tavsiyem: sitenizi kurarken eksik belgeyle ilerlemek yerine, ilk haftayı tamamen hazırlığa ayırmak ve siteyi eksiksiz şekilde açmaktır. Bu size hem kurumsal görünüm kazandırır hem de ilk satışa daha hızlı geçmenizi sağlar. Ticimax Üzerinden E-Ticaret Sitesi Nasıl Kurulur? Site kurulum süreci gözünüzü korkutmasın. Ticimax, bu süreci olabildiğince sadeleştirmiş durumda. Giriş yapıldıktan sonra sistem sizi adım adım yönlendiriyor. Ancak bazı noktalarda dikkatli olmazsanız gereksiz vakit kaybedebilirsiniz. Bu bölümde tüm süreci baştan sona sade bir dille anlatacağım. Ticimax’a Kayıt ve Yönetici Paneline Giriş Ticimax'ın resmi web sitesine girerek demo talebinde bulunabilir veya doğrudan paket satın alabilirsiniz. Üyelik işlemleri sırasında şirket bilgilerinizi, alan adınızı ve iletişim bilgilerinizi girmeniz istenir. Üyeliğiniz onaylandıktan sonra size özel bir yönetim paneli açılır. Bu panele özel kullanıcı adı ve şifrenizle giriş yaparsınız. Panel ilk etapta biraz karışık gibi görünebilir ama kısa süre içinde alışıyorsunuz. Üst menüler, ayarlar ve ürün ekleme bölümleri gayet mantıklı bir akışa sahip. Tavsiyem: ilk girişte önce paneli 15-20 dakika keşfedin, hiçbir şeyi değiştirmeden yapıyı anlamaya çalışın. Site Ayarlarının Yapılandırılması (Dil, Para Birimi, Logo vb.) İlk iş olarak genel ayarlar bölümünden site dilini, para birimini ve iletişim bilgilerinizi tanımlayın. Ardından: Sitenizin logosunu yükleyin (şeffaf .png format önerilir). Sosyal medya linklerinizi ekleyin. E-posta adresinizi ve iletişim numaralarınızı güncelleyin. Vergi oranlarını ve fatura bilgilerini girin. Bu ayarlar, sitenizin temel çerçevesini oluşturur. Küçük gibi görünen bu detaylar, sitenizin profesyonel görünmesini sağlar. Eğer alan adınız hazırsa, alan adınızı Ticimax’a yönlendirme işlemini de bu aşamada yapabilirsiniz. Teknik bilginiz yoksa destek ekibinden yardım almanızı öneririm. Tasarım Seçimi ve Tema Ayarları Ticimax birçok hazır tema sunar. Bu temalar sektörünüze göre kategorize edilmiştir. Moda, züccaciye, elektronik, aksesuar gibi temalar arasında seçim yapabilirsiniz. Tema seçtikten sonra görsel yapıyı özelleştirmek için “Tasarım Ayarları” bölümüne girin. Renkler, fontlar, butonlar ve banner alanlarını kendinize göre düzenleyebilirsiniz. Kod bilgisi olmadan sürükle-bırak yöntemiyle birçok düzenleme yapılabilir. Benim önerim: sade ve mobil uyumlu bir tema seçin. Kullanıcıların %70’inden fazlası mobil cihazlardan giriş yapıyor. Kalabalık bir tasarım hem yavaş açılır hem de karışıklık yaratır. Ürünlerinizi Siteye Eklemek Bir e-ticaret sitesinin kalbi ürünlerdir. Ancak sadece ürünü eklemek yetmez; doğru kategorilere yerleştirmek, açıklamalarını iyi yazmak ve stokları doğru yönetmek gerekir. Ticimax bu süreci kolaylaştırsa da, ilk kez yapanlar için kafa karıştırıcı olabilir. Bu bölümde ürünlerinizi nasıl etkili bir şekilde siteye ekleyeceğinizi detaylı olarak anlatacağım. Kategori Yapısının Oluşturulması Ürün eklemeye geçmeden önce yapmanız gereken ilk şey, kategori yapısını oluşturmak. Çünkü kategori olmadan ürünler dağınık kalır ve kullanıcı deneyimi zayıflar. Ticimax panelinde “Ürünler > Kategoriler” sekmesine girerek ana ve alt kategorileri tanımlayabilirsiniz. Örneğin: Ana Kategori: Kadın Giyim Alt Kategori: Elbise Alt Kategori: Bluz Alt Kategori: Pantolon Kategori oluştururken şu kurala dikkat et: ✅ Müşteri siteye girdiğinde 2 tıklamayla aradığı ürüne ulaşabilmeli. Ayrıca SEO açısından her kategoriye kısa bir açıklama girmeni öneririm. Google, bu açıklamaları tarar ve kategori sayfanı arama sonuçlarında daha görünür hale getirir. Ürün Girişi ve Varyant Tanımlama Kategoriler hazırsa, artık ürün eklemeye başlayabilirsin. Ticimax’ta “Yeni Ürün Ekle” ekranı oldukça sade. Ürün başlığı, açıklama, fiyat, stok adedi gibi bilgileri tek sayfada doldurabilirsin. Ürün açıklamaları kısmında dikkat etmen gereken nokta şu: ➡️ Sadece teknik bilgi verme. Aynı zamanda müşteriye “Bu ürün neden senin için ideal?” sorusunun cevabını da ver. Varyantlı ürünler için (örneğin aynı ürünün beden ya da renk seçenekleri) “varyant ekle” özelliğini kullanarak ürün kartını tek sayfada oluşturabilirsin. Bu sayede kullanıcı farklı bedenleri aynı sayfada görebilir, bu da dönüşüm oranını artırır. Stok, Fiyat ve Kampanya Ayarları Her ürün için stok ve fiyat bilgisini manuel girebilir ya da XML/Excel ile toplu yükleme yapabilirsin. Ticimax’in en sevdiğim özelliklerinden biri de kampanya yönetimi. Panelde “İndirimli Ürün” veya “Haftanın Ürünü” gibi alanları rahatça tanımlayabilirsin. Ürün bazlı ya da kategori bazlı kampanyalar tanımlayıp, istersen otomatik olarak belli tarihler arasında devreye alabilirsin. Ayrıca bazı ürünlerde “2 al 1 öde” veya “%20 indirim” gibi promosyonları ürün detayına sabitlemek de mümkün. Bu tarz görsel etiketler, kullanıcıların dikkatini çeker ve satın alma kararını hızlandırır. Ödeme ve Kargo Sistemlerini Entegre Etme Bir e-ticaret sitesinin çalışır hale gelmesi için yalnızca ürünleri eklemek yeterli değildir. Müşterinin ürünü sepete atıp kolayca ödeme yapabilmesi ve siparişin doğru şekilde gönderilebilmesi için ödeme ve kargo altyapılarının eksiksiz çalışıyor olması gerekir. Ticimax, bu entegrasyonları kolaylaştıran bir panel sunar ancak yine de ilk defa kurulum yapacaklar için birkaç kritik detay vardır. Bu bölümde hepsini tek tek açıklıyorum. Sanal POS Başvurusu ve Entegrasyonu Sanal POS, kredi kartı ile online ödeme almanızı sağlayan sistemdir. Ticimax, anlaşmalı olduğu birçok ödeme altyapısını size önerir: PayTR İyzico Paratika Shopier Garanti BBVA, İş Bankası, Yapı Kredi gibi bankaların kendi sanal POS sistemleri Yeni başlayan biri için İyzico veya PayTR gibi “aracı ödeme firmaları” genelde daha hızlı sonuç verir. Çünkü belgeleriniz tamamlandığında 1–2 gün içinde hesabınız açılır ve ödeme almaya başlayabilirsiniz. Başvuru için gereken temel belgeler şunlardır: Vergi levhası İmza sirküsü Kimlik fotokopisi Ticaret sicil gazetesi (şirket kuruluysa) Alan adı tescil belgesi POS kurulumu tamamlandıktan sonra, panel üzerinden API bilgilerini girerek sistemle entegre edersiniz. Ticimax bu süreci yönlendirmeli olarak sunar; karışıklık yaşamadan kurabilirsiniz. Kargo Firması Entegrasyonları (Yurtiçi, MNG, Aras vb.) Kargo süreci, müşterinin satın alma deneyimini doğrudan etkiler. Ürünü zamanında ulaştırmak kadar, müşterinin kargo takibini kolayca yapabilmesi de önemlidir. Ticimax, Türkiye’nin önde gelen kargo firmalarıyla doğrudan entegrasyon sunar: Yurtiçi Kargo MNG Kargo Aras Kargo Sürat Kargo PTT UPS Türkiye Entegrasyon için ilgili kargo firmasına başvuru yapmanız ve bayi anlaşması (indirimli fiyatlar) almanız gerekir. Sonrasında Ticimax paneline kargo müşteri numaranızı ve varsa web servis bilgilerini girerek sistem entegrasyonunu tamamlarsınız. Bu sayede: Sipariş otomatik olarak kargoya düşer Kargo barkodları sistemden yazdırılır Müşteri, sipariş sonrası takip linkini doğrudan görür Kargo Ücreti ve Teslimat Şartları Ayarları Kargo ücretlendirmesi stratejik bir konudur. Ücretsiz kargo, bazı sektörlerde dönüşümü artırırken; bazı durumlarda da zarar ettirebilir. Ticimax paneli üzerinden: Sabit kargo ücreti belirleyebilirsiniz (örneğin: tüm Türkiye için 49,90₺) “1000₺ ve üzeri alışverişlerde kargo ücretsiz” gibi kurallar tanımlayabilirsiniz Bölge bazlı farklı kargo bedelleri belirleyebilirsiniz (örneğin Doğu Anadolu için farklı) Ayrıca “aynı gün kargo”, “hafta içi gönderim”, “sadece Türkiye içi teslimat” gibi detayları da açıklama olarak ilgili sayfalara eklemenizi öneririm. Bu sayede müşteri neyle karşılaşacağını bilir, iade ve iptal süreçlerinde sorun yaşanmaz. Tebrikler! Artık ürünlerinizi eklediniz, ödeme ve kargo sistemlerinizi de kurdunuz. Pazaryeri ve Diğer Entegrasyonlar Sadece kendi e-ticaret siteniz üzerinden satış yapmak artık yeterli değil. Günümüzde müşteriler aynı ürünü hem Trendyol’da hem Hepsiburada’da hem de marka sitesinde görmek istiyor. Bu nedenle çoklu kanal stratejisi kurmak, marka güveni kadar satış hacmini de artırır. Ticimax bu süreci tek panelden yönetmenizi sağlayan entegrasyon altyapılarına sahiptir. Bu bölümde hem pazaryeri bağlantılarını hem de diğer kritik sistem entegrasyonlarını ele alacağız. Trendyol, Hepsiburada, n11 Bağlantısı Ticimax paneli, Trendyol, Hepsiburada, n11, ÇiçekSepeti ve Amazon Türkiye gibi pazaryerleriyle çift yönlü entegrasyon sunar. Bu ne demek? Ürünü sitenize eklediğinizde, aynı ürün otomatik olarak pazaryerine gider. Pazaryerinde gelen sipariş, Ticimax paneline düşer. Stok ve fiyat değişiklikleri tüm platformlarda senkronize olur. Bu özellik sayesinde hem zaman kazanırsınız hem de insan hatasını en aza indirirsiniz. Özellikle yüzlerce ürünle çalışan mağazalarda manuel giriş yapmak imkânsıza yakındır. Ticimax bu yükü ortadan kaldırır. Entegrasyon için her pazaryerinden bir API anahtarı (veya panel erişimi) almanız gerekir. Bu işlem genelde 1-2 saat içinde tamamlanır. Benim tavsiyem: önce site satışlarınızı düzenleyin, ardından pazaryerine entegrasyon geçişini yapın. Aksi takdirde karışıklıklar oluşabilir. Muhasebe Programı ve E-Fatura Entegrasyonları Büyüyen her e-ticaret işletmesi için muhasebe entegrasyonu büyük bir kolaylıktır. Ticimax, Logo, Mikro, Paraşüt, Nebim, ETA gibi birçok yerli muhasebe yazılımı ile uyumludur. E-fatura kullanıyorsanız, gelen siparişlerin otomatik olarak faturalanmasını sağlayabilirsiniz. Bu entegrasyon sayesinde: Faturalar sistemden otomatik kesilir GİB (Gelir İdaresi Başkanlığı) standartlarına uygun e-belge üretimi yapılır Muhasebecinize sürekli belge gönderme derdiniz olmaz Eğer bir muhasebeci ile çalışıyorsanız, bu entegrasyonlar hem sizi hem onu rahatlatacaktır. Facebook Pixel, Google Analytics Kurulumu Reklam ve analiz olmadan satış yapmak artık neredeyse imkânsız. Ticimax, hem Facebook hem Google araçlarıyla entegre şekilde çalışır. Kurmanız gereken temel araçlar şunlardır: Facebook Pixel: Ziyaretçi takibi ve reklam optimizasyonu için Google Analytics 4: Trafik ve davranış analizi için Google Tag Manager: Diğer takip kodlarını merkezi olarak yönetmek için Google Search Console: SEO performansınızı izlemek için Bu araçların ID’lerini ya da kodlarını Ticimax panelindeki ilgili alanlara yapıştırmanız yeterlidir. Teknik bilginiz yoksa, destek ekibi size adım adım yardımcı olur. Benim önerim: Site yayına çıkmadan önce bu araçları mutlaka kurun. Çünkü ilk ziyaretçiden itibaren verileri toplamak, sonradan analiz yaparken büyük avantaj sağlar. Sitenizi Yayına Almak ve Test Etmek Ticimax üzerinde tüm ayarları yaptıktan ve ürünlerinizi ekledikten sonra siteniz yayına hazır hale gelir. Ancak yayına almadan önce son bir test süreci gerekir. Çünkü eksik ya da hatalı bir alan, müşterinin alışverişi yarıda bırakmasına neden olabilir. Bu bölümde yayına geçmeden önce yapılması gereken test adımlarını ve teknik kontrolleri anlatıyorum. Test Siparişi ve Süreç Kontrolleri Site çalışıyor gibi görünse bile, tüm adımların doğru işlediğinden emin olmak için kendiniz bir sipariş vererek test yapmalısınız. Bu test sırasında dikkat etmeniz gereken başlıca noktalar şunlardır: Ürün sepete düzgün ekleniyor mu? Kargo seçimi sırasında ekstra ücret ekleniyor mu? Ödeme adımı sorunsuz geçiliyor mu (gerçek ödeme almak zorunda değilsiniz, test modunu kullanabilirsiniz)? Sipariş sonrası müşteri e-postası doğru şekilde geliyor mu? Sipariş, panelde doğru kategoriye düşüyor mu? Bu test siparişi sırasında çıkan en ufak hatayı bile göz ardı etmeyin. Müşteri deneyimi için en kritik adım budur. Mobil ve Masaüstü Uyum Testleri Günümüzde e-ticaret sitelerinin %70’ten fazlası mobil cihazlardan ziyaret ediliyor. Bu nedenle yalnızca masaüstünde değil, mobilde de sorunsuz çalışması gerekir. Kontrol etmeniz gerekenler: Menü yapısı mobilde düzgün açılıyor mu? Ürün sayfaları hızlı açılıyor mu? Sepet ve ödeme butonları kolayca tıklanabiliyor mu? Yazı fontları okunabilir mi? Görseller kayma yapıyor mu? Ayrıca farklı tarayıcıları (Chrome, Safari, Firefox) kullanarak da test yapmanız iyi olur. Ticimax temaları mobil uyumlu olsa da bazı özel ayarlarda düzenlemeye ihtiyaç olabilir. Yayın Alma ve Alan Adı Bağlantısı Son testlerden sonra artık sitenizi yayına alabilirsiniz. Ticimax panelinde “Yayınlama” sekmesi altında bu işlemi gerçekleştirebilirsiniz. Eğer domain (alan adı) aldıysanız: Alan adınızı DNS üzerinden Ticimax sunucularına yönlendirmelisiniz. Genelde bu işlem alan adınızı satın aldığınız firmadan yapılır (örneğin Turhost, Natro, GoDaddy). Ticimax size gereken IP adreslerini ve yönlendirme talimatlarını verir. DNS bağlantısı doğru şekilde yapıldığında, birkaç saat içinde alan adınız üzerinden siteniz erişilebilir hale gelir. Benim önerim: Alan adı yönlendirmesini sabah saatlerinde yapın. Çünkü DNS güncellemeleri bazen 1–4 saat sürebilir ve akşam saatlerinde yapıldığında kontrol etme şansınız azalabilir. Böylece artık çalışan, ödeme ve kargo sistemleri aktif, mobil uyumlu ve yayına hazır bir e-ticaret siteniz olmuş olur. İlk Satışlarınızı Almak İçin İpuçları Siteniz yayına alındı, ürünleriniz hazır, her şey teknik olarak çalışıyor. Peki ya satış? Maalesef, siteyi kurmakla satış otomatik olarak gelmiyor. Bu noktada stratejik adımlar atmanız gerekiyor. Bu bölümde, e-ticaret hayatınızın ilk haftalarında sizi satışa götürecek temel ipuçlarını paylaşacağım. Ana Sayfa Düzenleme ve Güven Unsurları Kullanıcı sitenize ilk girdiğinde güven duygusunu hissetmeli. Bunun için ana sayfa çok kritik bir rol oynar. İyi bir ana sayfada şu unsurlar mutlaka bulunmalı: Net bir başlık : Ne sattığınızı ve neden tercih edilmeniz gerektiğini anlatmalı. Ana görsel (banner) : Kampanya ya da sezon ürününü vurgulayan kaliteli bir görsel “Hakkımızda” ve “İletişim” linkleri görünür olmalı Kargo, iade ve güvenlik bilgileriniz anasayfada sade ikonlarla özetlenmeli Popüler ürünler ya da “çok satanlar” bölümü dikkat çeker şekilde yer almalı Unutma, ziyaretçi ilk 5 saniyede sitede kalıp kalmayacağına karar veriyor. Bu nedenle ilk izlenim her şeydir. SEO ve Açılış Sayfası Optimizasyonu Organik trafik, ilk satışların temel kaynağı olabilir. Bunun için SEO’ya küçük ama etkili dokunuşlarla başlayabilirsiniz. Yapmanız gerekenler: Her ürün için benzersiz başlık ve açıklama yazın Ürün görsellerinin dosya adlarını Türkçe anahtar kelimelerle kaydedin (örneğin kirmizi-elbise-kadin.jpg) Ana sayfanızda ve kategorilerde kısa açıklamalar kullanın Google Search Console ve Google Analytics hesaplarınızı bağlayın Sitemap.xml dosyanızı oluşturup Google’a gönderin Bunlar basit adımlar gibi görünse de, zamanla SEO puanınızı artırır ve siteye doğal trafik çeker. Reklam ve Sosyal Medya Hazırlıkları Eğer ilk haftalarda hızlı bir dönüşüm hedefliyorsanız, reklam kaçınılmazdır. Küçük bir bütçeyle bile sonuç alabilirsiniz. İşte önerilerim: Instagram Reklamları : Ürün görsellerinizi Instagram'da tanıtın, profilinize site linki ekleyin Google Ads : Marka adınıza özel reklam vererek, siteyi arayan kişileri kaçırmayın Facebook Katalog Reklamları : Ürün çeşitliliğiniz fazlaysa katalog reklamları işinizi kolaylaştırır Influencer Mikro İşbirlikleri : 2.000–10.000 takipçili küçük hesaplarla barter yapabilirsiniz Ayrıca kendi sosyal medya hesaplarınızda her gün paylaşım yapmaya özen gösterin. İlk 30 gün, markanın dijital görünürlüğünü oturtmak için çok kritiktir. Eğer bu adımları eksiksiz uygularsan, ilk siparişlerin gelmesi çoğu zaman birkaç gün içinde gerçekleşir. Özellikle niş bir ürün satıyorsan, doğru reklam hedeflemesiyle hızla satışa dönebilirsin. Sık Yapılan Hatalar ve Tavsiyelerim Ticimax altyapısı e-ticarete başlamayı kolaylaştırsa da, sistemin imkanlarını doğru kullanmamak büyük fırsat kayıplarına yol açabilir. Bu işi yıllardır yapan biri olarak şunu net söyleyebilirim: Başarı, yazılımın ne kadar güçlü olduğuyla değil, sizin onu ne kadar doğru kullandığınızla ilgilidir. Aşağıda en sık karşılaştığım hataları ve bunlara karşı önerilerimi paylaşıyorum. Göz Ardı Edilen Teknik Ayarlar Çoğu kullanıcı, siteyi yayına aldıktan sonra teknik detayları unutuyor. Örneğin: Google Analytics ve Search Console kurulmuyor Mobil uyumluluk test edilmiyor Site haritası (sitemap.xml) oluşturulmuyor Site hızı hiç kontrol edilmiyor Bu detaylar küçük gibi görünür ama Google sıralamanızdan kullanıcı deneyimine kadar her şeyi etkiler. Tavsiyem: Teknik ayarlarınızı yayına almadan önce bir checklist üzerinden tek tek kontrol edin ve 3 ayda bir güncelleyin. Hızlı açılan, mobil uyumlu ve analiz araçları kurulu bir site, zamanla organik trafik kazanmaya başlar. Başarısız Kampanya Nedenleri Birçok girişimci ilk kampanyasında “%10 indirim” gibi cılız promosyonlarla başlar. Ancak rekabetin bu kadar yoğun olduğu bir ortamda bu dikkat çekici değildir. En sık yapılan hatalar: Gereksiz yere indirim yapmak Hedef kitlesi tanımlanmadan reklam vermek Ana sayfada kampanyayı duyurmamak Sosyal medya ile reklamı desteklememek Benim önerim: İlk kampanyanız mutlaka dikkat çekici olmalı. Örneğin “Sadece 3 Gün – Tüm Ürünlerde %25” gibi net mesajlar verin. Reklamlarınızı da hedefli verin; yaş, konum ve ilgi alanlarına göre daraltılmış kitleler her zaman daha etkili olur. Uzun Vadeli Büyüme İçin Öneriler E-ticaret sabır işidir. İlk ayda mükemmel satışlar yapamasanız da doğru adımları atıyorsanız başarı kaçınılmazdır. İşte uzun vadede sizi büyütecek birkaç önemli öneri: Müşteri datası toplayın: İlk müşterilerinizden e-posta ve telefon alın, sonraki kampanyalarda kullanın Blog içerikleri yazın: Google’da görünür olmak için sektörünüze özel yazılar oluşturun Kendi markanızı inşa edin: Pazaryerlerine bağımlı kalmadan markalaşmaya odaklanın Sürekli test edin: Reklam, görsel, açıklama… Her şeyi deneyin ve en çok dönüşüm alan versiyona sadık kalın İyi destek alın: Ticimax’ın destek sistemi iyi ama gerekiyorsa profesyonel danışmanlık almaktan çekinmeyin Unutmayın, e-ticaret bir yatırım işidir. Bugün doğru kurduğunuz sistem, birkaç ay sonra size düzenli gelir getiren bir makineye dönüşebilir. Ticimax gibi güçlü altyapılar bu süreci kolaylaştırır, ama kazanan yine stratejiyi doğru kuran olur. 🎉 Tebrikler! Bu rehberi buraya kadar okuduysanız, Ticimax ile profesyonel bir e-ticaret sitesi kurmak için ihtiyacınız olan tüm bilgiye sahipsiniz demektir.
- Google Reklam Nedir? - Google Reklam Türleri Nelerdir?
Dijital pazarlamanın en etkili yollarından biri olan Google reklamları, markaların doğru kişilere doğru zamanda ulaşmasını sağlar. Ancak bu sistem sadece reklam vermekten ibaret değildir; iyi bir strateji, doğru reklam türü ve etkili hedefleme ile çalışır. Bu yazıda, Google reklamlarının ne olduğunu, nasıl çalıştığını ve hangi türleri içerdiğini sade ve anlaşılır bir şekilde anlatacağım. Google Reklam Nedir? Google reklamları, Google'ın sunduğu “Google Ads” adlı platform üzerinden yayınlanan ücretli reklam modelleridir. Reklam verenler, belirli anahtar kelimelere, hedef kitlelere ve platformlara göre ödeme yapar ve böylece ürün ya da hizmetlerini kullanıcıların karşısına çıkarır. Google reklamları, sadece arama sonuçlarında değil; YouTube, Gmail, partner siteler (Display Ağı) ve mobil uygulamalarda da görünür olabilir. Bu da onu dijitalde neredeyse her yerde var olabileceğiniz bir reklam aracı haline getirir. Google Ads Sistemi Nasıl Çalışır? Google Ads temel olarak bir açık artırma (auction) sistemiyle çalışır. Her reklam veren, belirli anahtar kelimelere ya da hedeflemelere göre teklif verir. Ancak Google’ın sistemi sadece en yüksek teklifi değil, aynı zamanda reklamın kalitesini de değerlendirir. Yani düşük bütçeli ama kaliteli hazırlanmış bir reklam, daha yüksek bütçeli ama zayıf hazırlanmış bir reklamın önüne geçebilir. Bu “kalite puanı” sistemi sayesinde, her işletme adil bir şekilde yarışabilir. Reklamlar genellikle şu üç faktöre göre sıralanır: Teklif Tutarı Reklam Kalite Puanı Sayfa İlişkilendirmesi ve Alaka Düzeyi Bu sistem, reklamın sadece çok para verene değil, doğru strateji kurana da fırsat sunduğu bir modeldir. Neden Google Reklamı Vermelisiniz? Bugün bir kişi bir ürün, hizmet ya da çözüm arıyorsa ilk yaptığı şey Google’a yazmaktır. Dolayısıyla Google’da görünür olmak, potansiyel müşteriye tam ihtiyacı olduğu anda ulaşmak anlamına gelir. Google reklamları sayesinde: Sadece hedeflediğiniz kitleye ulaşırsınız Reklamlarınız ölçülebilir, optimize edilebilir Küçük bütçelerle dahi etkili kampanyalar yürütebilirsiniz Anlık sonuçlar alabilir, satış ya da dönüşüm sağlayabilirsiniz Kendi müşterilerimden çok net gördüğüm bir şey var: Google reklamları, doğru kurgulandığında organik büyümenin çok ötesine geçebiliyor. Özellikle arama ağı reklamlarında, kullanıcı zaten o ürünü aradığı için dönüşüm ihtimali çok daha yüksek oluyor. Hedefleme ve Görünürlük Açısından Avantajları Google Ads, sadece anahtar kelimeye dayalı değil; demografik, coğrafi, cihaz tipi, ilgi alanı ve yeniden pazarlama gibi onlarca farklı hedefleme türüne imkan tanır. Bu da “herkese reklam” yerine “doğru kişiye doğru anda reklam” yapmanızı sağlar. Ayrıca reklamlarınızı şu platformlarda görünür hale getirebilirsiniz: Google Arama Sonuçları YouTube Videoları Gmail Reklam Alanları Mobil Uygulamalar Google’a bağlı milyonlarca içerik sitesi (Görüntülü Reklam Ağı) Kısacası Google Ads, yalnızca görünür olmakla kalmaz; doğru kullanıcıya, doğru anda, doğru mesajla ulaşmanızı sağlar. Bu da reklamın gerçek gücünü ortaya koyar. Google Reklam Türleri Nelerdir? Google Ads sistemi tek tip reklamdan oluşmaz. Farklı hedeflere, sektörlere ve müşteri yolculuklarına göre çeşitli reklam türleri sunar. Doğru reklam türünü seçmek, hem dönüşüm oranını hem de bütçe verimliliğini doğrudan etkiler. Şimdi en çok kullanılan Google reklam türlerine yakından bakalım. Arama Ağı Reklamları (Search Ads) Bu, Google’ın en bilinen ve en çok kullanılan reklam türüdür. Kullanıcı bir arama yaptığında, reklamınız Google arama sonuçlarının en üstünde veya altında görünür. Genellikle "Reklam" etiketiyle belirtilir. Avantajları: Yüksek dönüşüm oranı Reklamınız, kullanıcının doğrudan niyetine göre gösterilir Küçük bütçelerle dahi etkili sonuç alınabilir Kimler için ideal? Hizmet veren işletmeler Yerel işletmeler Ürün ya da çözüm arayan sıcak kitleyi hedefleyen markalar Benim deneyimime göre, eğer satışa ya da iletişime dönecek bir teklifiniz varsa ve kullanıcı zaten sizi arıyorsa, Search Ads en yüksek yatırım getirisini sağlar. Görüntülü Reklamlar (Display Ads) Bu reklamlar, Google’ın partner sitelerinde (haber siteleri, bloglar, forumlar vb.) görsel olarak yayınlanır. Genellikle banner veya kutu reklam şeklindedir. Avantajları: Marka bilinirliği artırmak için idealdir Yeniden pazarlama (remarketing) stratejileriyle güçlüdür Düşük tıklama başı maliyet (CPC) Kimler için ideal? Yeni marka tanıtımı yapmak isteyenler Tekrar hedefleme (retargeting) ile dönüşüm artırmak isteyenler Görselliği güçlü olan ürünler (moda, dekorasyon vb.) Özellikle remarketing (yeniden hedefleme) kampanyalarında Display reklamların dönüşüm oranı göz ardı edilemeyecek kadar yüksek oluyor. Video Reklamlar (YouTube Ads) Google’a ait olan YouTube üzerinden video formatında yayınlanan reklamlardır. Reklamlar videolardan önce, ortasında veya arama sonuçları içinde gösterilebilir. Avantajları: Geniş kitle erişimi Duygusal bağ kurma ve marka imajı oluşturma Hedefleme seçenekleri çok gelişmiştir Kimler için ideal? Hikayesi olan markalar Ürün tanıtımını videoyla yapmak isteyenler Daha genç veya görsel odaklı kitlelere ulaşmak isteyenler YouTube reklamları sadece görünürlük için değil, aynı zamanda güçlü bir anlatım aracı olduğu için, özellikle markalaşma sürecinde fark yaratır. Alışveriş Reklamları (Google Shopping Ads) Ürün fotoğrafı, başlığı, fiyatı ve mağaza adıyla doğrudan Google arama sonuçlarında çıkan reklamlardır. Kullanıcı ürün aradığında karşısına çıkar. Avantajları: Ürün görseliyle dikkat çeker Fiyat rekabeti net görünür E-ticaret siteleri için dönüşüm oranı çok yüksektir Kimler için ideal? E-ticaret yapan markalar Fiyat rekabetine girebilen ürünler Hedef kitlesi araştırma yapan tüketiciler olan işletmeler Google Shopping reklamlarında, görsel ve fiyatla ilk temas kurulur. Bu nedenle kullanıcılar çok daha hızlı karar verir. Uygulama Tanıtım Reklamları (App Campaigns) Mobil uygulama indirme ve etkileşim amaçlı kampanyalardır. Google Play, YouTube, Arama Ağı ve Display Ağı’nda otomatik olarak yayınlanır. Avantajları: Tek kampanyada çoklu kanalda görünürlük Yüksek hacimli kullanıcıya hızlı erişim Uygulama kurulumlarını artırmak için optimize edilir Kimler için ideal? Mobil uygulama sahipleri Yeni uygulama çıkaran startuplar Uygulamasını daha fazla kullanıcıya duyurmak isteyen firmalar Google bu kampanya türünde kendi makine öğrenmesini kullanarak en yüksek verimi almaya çalışır. Teknik ayarı az, sonuç odaklıdır. Performans Maksimum Kampanyaları (Performance Max) Google’ın en yeni ve en otomatik kampanya türüdür. Tek bir kampanya oluşturursunuz; Google, reklamlarınızı tüm kanallarında (arama, görüntülü, YouTube, Gmail vb.) en uygun kitleye en uygun zamanda gösterir. Avantajları: Otomatik optimizasyon Tüm platformlarda aynı anda görünürlük Daha az manuel iş yükü Kimler için ideal? Zamanı sınırlı olan küçük işletmeler Tek kampanyayla geniş erişim isteyenler Veriye dayalı otomasyonla çalışan dijital pazarlamacılar Eğer reklam vermek istiyorsunuz ama çok detaylı optimizasyonla uğraşmak istemiyorsanız, Performance Max iyi bir başlangıç noktası olabilir. Google Reklam Türleri Arasındaki Farklar Her reklam türü, farklı bir hedefe ve stratejiye hizmet eder. Dolayısıyla, “Hangi reklam türü daha iyidir?” sorusundan çok “Sizin hedefinize hangi reklam türü uygundur?” sorusu daha anlamlıdır. Bu bölümde, Google reklam türlerinin hangi durumlarda öne çıktığını ve farklarını sade bir dille açıklayacağım. Hangi Reklam Türü Hangi Hedef İçin Uygun? Hedefiniz En Uygun Reklam Türü Ürün satışı / sipariş artırma Alışveriş Reklamları, Arama Ağı Marka bilinirliği oluşturmak Görüntülü Reklamlar, YouTube Ads Uygulama indirme artırmak App Campaigns Yeniden ziyaret eden kullanıcıyı çekmek Remarketing (Display / Video) Tüm platformlarda aynı anda görünmek Performance Max Hızlı sonuç almak (örneğin ilk sipariş) Arama Ağı Reklamları 🔍 Örnek: Yeni bir moda e-ticaret sitesi açtıysanız: Hemen satış almak için Search Ads Ürünü tanıtmak için Display Ads Marka hikayenizi anlatmak için YouTube Ads kullanılabilir. Bu kombinasyonlar, stratejik bir planla birlikte dönüşümü artırır. Bütçe ve Dönüşüm Açısından Karşılaştırma Reklam Türü Tıklama Maliyeti (CPC) Dönüşüm Oranı Bütçeye Uygunluk Arama Ağı 💰💰💰 🔥🔥🔥 Orta – Yüksek Görüntülü Reklam 💰 🔥 Düşük – Orta YouTube Reklamı 💰💰 🔥🔥 Orta Shopping Ads 💰💰 🔥🔥🔥 Orta – Yüksek App Campaigns 💰💰 🔥🔥 Orta Performance Max 💰💰 🔥🔥🔥 Orta – Yüksek Benim danışmanlık verdiğim firmalarda, düşük bütçeli ama net hedefli kampanyalarda Arama Ağı her zaman öne çıkıyor. Ancak ürün tanıtımında marka bilinirliği daha önemliyse YouTube ve Display mutlaka devreye giriyor. Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler İçin Öneriler 🚀 Yeni başlayan küçük işletmeler için: Arama Ağı Reklamları (düşük bütçeyle ölçülebilir sonuç) Performans Max (tek kampanya ile çok platform) Remarketing (kullanıcıyı geri çekmek için) 🏢 Orta ölçekli ve büyümekte olan işletmeler için: Shopping Ads (ürün satışı olan siteler için) YouTube Reklamları (hikaye anlatımıyla marka gücü) Gelişmiş remarketing + Search Ads kombinasyonu 💡 Not: Google Ads hesabı karmaşık olabilir ama mantığı nettir. Her işletme kendi büyüklüğüne göre “tek bir hedef” belirleyip ona uygun reklam türünü kullanmalıdır. Google Reklamları ile Başlamadan Önce Bilmeniz Gerekenler Google reklamları etkili olabilir ama plansız başlanırsa bütçeyi boşa harcamak da mümkün. Başarılı bir kampanyanın arkasında iyi bir hazırlık süreci yatar. Bu bölümde, reklam vermeden önce mutlaka bilmeniz gereken temel noktaları adım adım ele alacağım. Reklam Hesabı Kurulumu ve Yapı Mantığı Google Ads hesabınızı oluşturmak oldukça kolaydır, ancak en çok hata yapılan yerlerden biri kampanya yapısını doğru kuramamaktır. Nelere dikkat etmelisiniz? Kampanyaları ürün/hizmet gruplarına göre ayırın. Her kampanya altında birden fazla reklam grubu oluşturun. Reklam gruplarına özel anahtar kelimeler kullanın. Her reklam grubunda en az 2–3 farklı reklam metni bulundurun. 📌 Örnek: Kadın giyim satıyorsanız; Kampanya: Üst Giyim Reklam Grubu 1: Bluz Reklam Grubu 2: Gömlekgibi bir yapı ile ilerlemelisiniz. Bu yapı sayesinde, hem reklamlarınızın alaka düzeyi artar hem de bütçeniz daha verimli kullanılır. Anahtar Kelime, Hedef Kitle ve Lokasyon Seçimi Google reklamlarının başarısı, kime ve hangi kelimelerle ulaştığınıza bağlıdır. 🔍 Anahtar Kelime Seçimi: Kullanıcıların yazabileceği ifadeleri listeleyin. Google Anahtar Kelime Planlayıcı ile hacim ve rekabet analizleri yapın. “Tam eşleme”, “ifade eşleme” ve “geniş eşleme” türlerini kullanmayı öğrenin. 🎯 Hedef Kitle Seçimi: Yaş, cinsiyet, ilgi alanı, cihaz türü gibi birçok filtreyle hedefleme yapabilirsiniz. Ayrıca, web sitenizi daha önce ziyaret eden kişilere yeniden reklam göstermek için "yeniden pazarlama listeleri" oluşturabilirsiniz. 📍 Lokasyon Seçimi: Ulusal mı, şehir bazlı mı reklam vereceksiniz? Gereksiz lokasyonları hariç tutarak bütçenizi boşa harcamayın. 💡 Not: İstanbul’da hizmet veren bir diş kliniğiyseniz, tüm Türkiye’ye reklam vermek bütçenizi hızlıca tüketir. Hedefinizi daraltın, dönüşüm oranınız artsın. Ölçümleme Araçları: Google Analytics, Tag Manager Reklam verdiğinizde en önemli şeylerden biri ne kadar dönüşüm aldığınızı görebilmektir. Google Ads tek başına bu verileri vermez. Bu yüzden entegre çalışması gereken bazı araçlar vardır: Google Analytics: Ziyaretçilerin davranışlarını ve dönüşüm yollarını görmenizi sağlar. Google Tag Manager: Web sitenize takip kodlarını eklemenizi kolaylaştırır. Google Ads Dönüşüm Takibi: Sipariş, form gönderimi veya telefon aramasını ölçebilirsiniz. 🔧 Kurulumu yapmazsanız, kampanyanızın ne kadar etkili olduğunu asla anlayamazsınız. Bu araçları kurmak, bir kampanyaya başlamadan önce yapılacak en kritik adımdır. Sonuç: Hangi Google Reklam Türü Size Uygun? Google Ads dünyası başta karmaşık gibi görünse de, temel hedefinizi netleştirdiğinizde hangi reklam türünü kullanmanız gerektiği daha kolay anlaşılır hale gelir. Bu bölümde, işletme tipinize göre en uygun reklam türlerini özetliyorum. Hedefe Göre Reklam Türü Önerisi 💡 Hedefiniz satış yapmaksa: Arama Ağı Reklamları Google Shopping Reklamları Remarketing kampanyaları 💡 Marka bilinirliği istiyorsanız: Görüntülü Reklamlar (Display Ads) YouTube Video Reklamları 💡 Mobil uygulamanız varsa: App Campaigns (Uygulama tanıtım kampanyası) 💡 Her platformda otomatik görünmek istiyorsanız: Performance Max kampanyaları Yeni Başlayanlar İçin Stratejik Başlangıç Planı Eğer Google reklamlarına yeni başlıyorsanız, karmaşık kampanyalarla boğulmak yerine şu yapıyı öneriyorum: Search Ads ile başlayın – Doğrudan niyetli kullanıcıları hedeflersiniz. Günlük bütçeyi düşük tutun – Öğrenme sürecinde kontrol sizde olsun. Google Analytics ve Dönüşüm Takibi kurun – Reklam performansınızı mutlaka ölçün. İlk verileri toplayın, sonuca göre diğer türleri ekleyin – İlk haftadan sonra Display, Shopping veya YouTube gibi diğer reklam türlerini kademeli olarak dahil edebilirsiniz. 🔍 İpucu: Google, yapay zekasıyla size önerilerde bulunur. Ancak her öneriyi uygulamak yerine, verileri iyi analiz ederek kendi kararlarınızı vermek daha sağlıklı olacaktır. Kapanış Notu: Google reklamları, yalnızca reklam vermekle değil; strateji kurmakla, doğru kişiye doğru mesajı ulaştırmakla ilgilidir. Eğer bu yazıyı okuyorsanız ve hâlâ nereden başlayacağınızı bilemiyorsanız, küçük ama net bir kampanya ile başlayın. Sonrasında veriler size yol gösterecektir.
- Ticimax Nedir? Hangi İşletmelere Uygundur?
E-ticaret sektörü büyümeye devam ettikçe, doğru altyapıyı seçmek işletmeler için her zamankinden daha kritik hale geldi. Bu noktada öne çıkan platformlardan biri de Ticimax. Peki Ticimax tam olarak nedir? Kimler için uygundur? Bu yazıda, hem teknik detaylara hem de gerçek kullanıcı deneyimlerine dayanarak Ticimax’i tüm yönleriyle anlatacağım. Ticimax Nedir? E-ticarete adım atmak isteyen çoğu işletmenin kafasındaki ilk soru genellikle şu olur: “Hangi altyapı ile başlamalıyım?” Bu noktada karşılarına çıkan ilk isimlerden biri Ticimax’tır. Özellikle Türkiye merkezli işletmeler için geliştirilen bu platform, sadece teknik çözümler değil, aynı zamanda süreç desteği ve profesyonel görünüm de sunar. Şimdi gelin Ticimax'ın tam olarak ne olduğuna, pazardaki yerine ve çalışma mantığına birlikte bakalım. Ticimax'ın Kısa Tanımı Ticimax, ürün veya hizmet satmak isteyen işletmelerin kolayca e-ticaret sitesi kurmasına olanak sağlayan bulut tabanlı bir e-ticaret altyapısıdır. İçinde barındırdığı hazır temalar, kargo ve pazaryeri entegrasyonları, ödeme sistemleri ve yönetim paneli sayesinde kullanıcılar teknik bilgiye ihtiyaç duymadan kendi sitelerini kolayca yayına alabilir. Benim bu platformla ilgili deneyimlerime göre, Ticimax özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerin hızlı şekilde dijitalleşmesi için biçilmiş kaftan. Her şey adım adım ve oldukça sistemli şekilde ilerliyor. Hazır şablonlar sayesinde tasarım derdi yaşamıyorsunuz; panel kullanımı ise gerçekten sade ve anlaşılır. Türkiye’deki Yeri ve Popülerliği Ticimax, bugün Türkiye’de e-ticaret altyapısı denildiğinde ilk akla gelen markalardan biri. Özellikle IdeaSoft ve T-Soft gibi yerli rakipleriyle birlikte sektörü şekillendiren üç büyük oyuncudan biri konumunda. Yalnızca küçük işletmeler değil, aynı zamanda binlerce ürünle çalışan büyük markalar da Ticimax'ı tercih ediyor. Bunun nedeni sadece teknik özellikler değil; aynı zamanda sağladıkları destek ve eğitim süreçleri de işletmelerin işini kolaylaştırıyor. Saha gözlemlerime göre, Ticimax'ın özellikle girişimciler arasında “güvenilir başlangıç noktası” olarak görülmesi tesadüf değil. Kurulum sürecindeki netlik ve sonrasında sunulan destek sistemi, kullanıcıların bu platforma olan bağlılığını artırıyor. SaaS Modeli ile Çalışma Mantığı Ticimax, SaaS (Software as a Service) modeliyle çalışır. Yani kullanıcılar sistemi satın almak yerine aylık ya da yıllık abonelik modeliyle kiralar. Tüm yazılım, barındırma (hosting), güvenlik, güncelleme ve destek süreçleri Ticimax tarafından yönetilir. Bu modelin en büyük avantajı, kullanıcıların teknik detaylarla uğraşmadan doğrudan işlerine odaklanabilmeleridir. Özellikle teknik ekip kuracak zamanı ya da bütçesi olmayan KOBİ’ler için ideal bir çözüm. Benim görüşüme göre, SaaS modeli sadece maliyet avantajı değil aynı zamanda esneklik de sunuyor. Çünkü yazılım sürekli güncelleniyor, gelişiyor ve siz bu yeniliklerden ekstra ödeme yapmadan faydalanabiliyorsunuz. Tabii bu modelde sistemin tüm kontrolü Ticimax’te olduğu için bazı ileri seviye özelleştirmelerde sınırlamalar olabilir, ancak çoğu kullanıcı için bu dezavantajdan çok bir güvenlik garantisi olarak kabul ediliyor. Ticimax'ın Öne Çıkan Özellikleri Bir e-ticaret altyapısını sadece kurmak yetmez; onu büyütmek ve sürdürülebilir hale getirmek de gerekir. Ticimax'ı öne çıkaran da tam olarak bu noktadaki başarısı. Sadece “site açtıran” bir yazılım değil; işletmeleri satış yapabilir hale getiren bütünsel bir sistem sunuyor. Şimdi birlikte, Ticimax'ı diğerlerinden ayıran temel özelliklere daha yakından bakalım. Hazır E-Ticaret Temaları Ticimax, farklı sektörlere özel onlarca hazır tema sunuyor. Bu temalar yalnızca estetik olarak değil, aynı zamanda kullanıcı deneyimi açısından da oldukça başarılı. Örneğin; ziyaretçinin ürünleri kolayca bulması, ödeme adımlarını hızlı geçmesi ve mobil cihazlarda sorunsuz gezinmesi gibi detaylar önceden düşünülmüş durumda. Benim deneyimime göre, özellikle zaman kaybetmeden satışa başlamak isteyen girişimciler için bu temalar büyük avantaj. Sürükle-bırak sistemiyle düzenlemeler yapmak oldukça kolay ve ek bir yazılımcı desteğine ihtiyaç duymadan profesyonel bir görünüm elde edilebiliyor. Güçlü Altyapı ve Hızlı Sunucular Bir e-ticaret sitesinde sayfa yüklenme süresi doğrudan satışları etkiler. Kullanıcıların sabrı azalıyor, yavaş açılan bir sayfa alışverişten vazgeçmelerine neden olabiliyor. Ticimax bu konuda ciddi yatırımlar yapmış durumda. Sunucuları Türkiye merkezli ve yüksek trafikli dönemlerde dahi stabil performans gösterebiliyor. Site çökmesi, hata sayfaları veya hız problemleri gibi sorunlarla neredeyse hiç karşılaşılmıyor. Eğer çok ürünlü, kampanya dönemlerinde yoğun trafik alacak bir mağaza kuruyorsanız, bu altyapı farkı gerçekten hissediliyor. Pazaryeri ve Entegrasyon Kolaylığı Ticimax'ın en güçlü yönlerinden biri de entegrasyon kabiliyetidir. Trendyol, Hepsiburada, Amazon, n11 gibi büyük pazaryerleriyle çift yönlü entegrasyon sunar. Yani ürünleriniz hem kendi sitenizde hem de pazaryerlerinde eş zamanlı olarak güncellenebilir. Kargo firmaları, muhasebe programları, sanal POS sistemleri gibi dış servislerle de entegre çalışması işletmelerin iş yükünü ciddi ölçüde azaltıyor. Benim müşterilerimde sıkça gördüğüm şey şu: manuel iş yükü ne kadar azalırsa, işletmenin büyüme hızı o kadar artıyor. Ticimax bu dengeyi iyi kurmuş durumda. SEO ve Mobil Uyumluluk Google’da görünür olmak bir e-ticaret sitesi için hayati öneme sahiptir. Ticimax'ın sunduğu SEO araçları sayesinde sayfa başlıkları, meta açıklamaları, URL yapıları gibi detayları kolayca yönetebilirsiniz. Ayrıca site yapısı da Google’ın seveceği şekilde temiz ve anlamlı kodlarla oluşturulmuş. Mobil uyumluluk tarafında da oldukça başarılı. Tüm temalar responsive yani cihazlara göre otomatik uyum sağlıyor. Mobil alışverişin ciddi oranlara ulaştığı bu dönemde, bu özellik kullanıcı deneyimini ve dolayısıyla satışları doğrudan etkiliyor. Kendi tecrübeme göre, SEO tarafında temel bilgisi olan biri bile Ticimax paneli sayesinde siteyi çok rahat optimize edebilir. Ayrıca isteyenler için gelişmiş SEO hizmetleri de sunuluyor. Teknik Destek ve Eğitimler Bir sistem ne kadar iyi olursa olsun, destek hizmeti zayıfsa o sistem sürdürülebilir olamaz. Ticimax bu konuda bence rakiplerinden bir adım önde. Hem teknik destek ekibi hızlı dönüş yapıyor hem de işletmeleri geliştirmek için sürekli eğitim içerikleri sunuyorlar. YouTube videoları, online seminerler ve canlı destek araçları sayesinde işletmeler yalnız bırakılmıyor. Yeni başlayan biri için bile bu sistem rahatlıkla öğrenilebilir hale geliyor. Ayrıca panelde karşılaşılan sorunlarda canlı destekten anında çözüm alınması, işletme sahiplerinin motivasyonunu artırıyor ve teknik sorunlara takılmadan işlerine odaklanmalarını sağlıyor. Hangi İşletmeler İçin Ticimax Uygun? Her e-ticaret altyapısı her işletme için uygun değildir. Bazıları teknik bilgi ister, bazıları yüksek maliyetlidir, bazıları da büyümeye kapalıdır. Ticimax ise bu açılardan dengeli bir çözüm sunar. Peki hangi tür işletmeler Ticimax'ı tercih etmeli? Gelin, bu soruya işletme profilleri üzerinden bakalım. Yeni Başlayanlar ve Girişimciler E-ticarete sıfırdan başlayan biri için en zor kısım genelde teknik detaylar ve karar aşamasıdır. Hangi altyapı seçilmeli? Site nasıl kurulur? Kargo ve ödeme sistemleri nasıl entegre edilir? İşte Ticimax bu noktada tam anlamıyla bir "yol arkadaşı" gibidir. Hazır şablonlar, net yönlendirmeler ve adım adım ilerleyen kurulum süreci sayesinde teknik bilgiye ihtiyaç duymadan siteyi ayağa kaldırmak mümkündür. Ben kendi danışmanlık sürecimde, özellikle bireysel girişimcilerde bu yapının çok işe yaradığını gözlemledim. Çünkü girişimcinin önceliği yazılımı öğrenmek değil, ürünü satmaktır. Ticimax bunu kolaylaştırıyor. Orta Ölçekli E-Ticaret Firmaları Zaten satış yapan, belli bir müşteri kitlesi olan ve büyüme hedefi bulunan e-ticaret firmaları için altyapı esnekliği çok önemlidir. Ticimax, hem ürün sayısı hem de sipariş hacmi arttıkça performansını koruyabilen bir sistem sunar. Gelişmiş stok yönetimi, kampanya modülleri, pazaryeri senkronizasyonu gibi özellikleriyle orta ölçekli işletmelerin ihtiyaçlarını karşılayacak güçlü bir yapıya sahiptir. Birçok müşterim bu seviyeye geldiğinde ya platform değiştirmeyi ya da mevcut altyapıyı güçlendirmeyi düşünür. Ticimax, bu geçiş sürecine gerek kalmadan altyapıyı taşıyabilecek kapasitede bir sistem sağlıyor. Bu da işletmelere maliyet ve zaman açısından büyük avantaj kazandırıyor. Fiziki Mağazası Olan KOBİ’ler Fiziki satış yapan işletmeler için dijital dönüşüm artık zorunluluk haline geldi. Pandemi süreci bu geçişi hızlandırdı ve pek çok KOBİ online satışa yöneldi. Ticimax, mağazası olan ama internette henüz aktif olmayan bu işletmelere özel çözümler sunuyor. Mağaza stokları ile e-ticaret sitesi stoklarının senkronize edilmesi, ürünlerin tek panelden yönetilmesi gibi özellikler sayesinde fiziki ve dijital satış kanalları birbirine entegre edilebiliyor. Özellikle perakende ürün satan butikler, ayakkabı mağazaları, züccaciye veya ev tekstili gibi sektörlerde faaliyet gösteren KOBİ’ler için oldukça uygun bir tercih. Ayrıca panelin Türkçe ve sade yapısı, mağaza çalışanları tarafından da kolayca öğrenilebiliyor. Çoklu Kanalda Satış Yapmak İsteyenler Bugün bir e-ticaret işletmesinin sadece kendi sitesinde satış yapması yeterli değil. Trendyol, Hepsiburada, n11 gibi pazaryerlerinde yer almak, Instagram ve Facebook üzerinden satış yapmak da satış stratejisinin bir parçası haline geldi. Ticimax, bu kanalların tümünü entegre şekilde yönetebileceğiniz altyapıyı sunuyor. Ürün eklediğinizde tüm pazaryerlerine aynı anda gönderebilir, siparişleri tek panelden takip edebilirsiniz. Kendi deneyimime göre bu özellik, işletmelere hem ciddi zaman kazandırıyor hem de insan hatasını minimuma indiriyor. Çok kanallı satış yaparken oluşan karışıklıklar Ticimax ile büyük ölçüde ortadan kalkıyor. Bu da hem yeni başlayanlara hem de operasyonel hacmi yüksek işletmelere aynı anda hitap etmesini sağlıyor. Ticimax Kullanan İşletmeler Ne Kazanır? Bir e-ticaret altyapısına geçmek sadece “bir site sahibi olmak” demek değildir. Doğru sistemi kullanan işletmeler; satıştan müşteri memnuniyetine, operasyonel kolaylıktan marka algısına kadar birçok alanda ciddi faydalar sağlar. Ticimax de bu anlamda sadece bir yazılım değil, satış odaklı büyümeyi destekleyen bir iş ortağı gibi konumlanır. Peki somut olarak ne kazanırsınız? Hemen bakalım. Satış Artışı ve Dönüşüm Oranı Avantajı E-ticarette başarı sadece siteye trafik çekmekle ölçülmez; bu trafiğin ne kadarının satışa dönüştüğü çok daha önemlidir. Ticimax, bu dönüşüm oranlarını artırmak için kullanıcı deneyimine odaklanmış bir yapı sunar. Hızlı açılan sayfalar, sade ödeme süreçleri, mobil uyumlu tasarımlar ve çapraz satış modülleri gibi detaylar sayesinde müşteriler daha az adımda alışverişi tamamlar. Benim birlikte çalıştığım bazı işletmeler, Ticimax'a geçtikten sonraki ilk 3 ayda bile %15-20 oranında dönüşüm artışı yaşadı. Bu artış sadece teknik bir iyileştirme değil; doğrudan kasaya yansıyan bir büyümedir. Zamandan ve Maliyetten Tasarruf Bir işletme sahibi için zaman en değerli kaynaktır. Sipariş girişi, fatura kesimi, stok güncellemesi gibi rutin işlemlerin manuel yapılması ciddi zaman ve insan gücü gerektirir. Ticimax'ın sunduğu otomasyonlar sayesinde bu işlemler büyük ölçüde sistem tarafından halledilir. Ayrıca tüm operasyon tek bir panelden yönetildiği için muhasebe, pazaryeri, kargo gibi ayrı sistemlere veri girme derdi ortadan kalkar. Bu da ek personel ihtiyacını azaltır. Benim gözlemim şu: özellikle az sayıda çalışanla iş yapan KOBİ’ler için bu tasarruf, ay sonunda maliyetlerde ciddi düşüş yaratıyor. Aynı ekip, daha fazla siparişe daha kısa sürede yetişebiliyor. Marka Güveni ve Profesyonel Görünüm İnternetten alışveriş yapan kullanıcılar, sitenin tasarımından tut da iletişim bilgilerinin görünümüne kadar her detaya dikkat eder. Siteniz ne kadar güven veriyorsa, satışa dönüş oranı da o kadar artar. Ticimax'ın sunduğu tasarımlar profesyonel görünür; SSL sertifikaları, müşteri yorum sistemleri, canlı destek eklentileri ve ödeme güvenlik protokolleriyle müşteri gözünde kurumsal bir algı oluşturur. Kendi danışmanlık verdiğim işletmelerde bunu defalarca gördüm: sıradan bir Instagram hesabından çıkan bir marka, Ticimax altyapısı ile çok daha büyük ve kurumsal bir görünüm kazanabiliyor. Bu da müşteri güveni açısından büyük fark yaratıyor. Rakiplerine Göre Ticimax'ın Artıları Ticimax'ı değerlendirmek için sadece kendi içinde sunduğu özelliklere bakmak yetmez; sektördeki rakipleriyle karşılaştırıldığında neler sunduğuna da dikkat etmek gerekir. Türkiye pazarında öne çıkan rakipler genellikle IdeaSoft ve T-Soft olurken, globalde Shopify gibi platformlarla da kıyas yapılır. Şimdi Ticimax'ı rakipleriyle karşılaştıralım. Ticimax vs. IdeaSoft Ticimax ve IdeaSoft, Türkiye merkezli en çok tercih edilen iki e-ticaret altyapısıdır. Her ikisi de güçlüdür, ancak bazı farklar seçim sürecinde belirleyici olabilir. Ticimax'ın öne çıkan tarafı; entegrasyon kolaylığı ve yönetim panelinin kullanım rahatlığıdır. Özellikle ürün ve sipariş yönetimi süreçleri daha sade ve sezgiseldir. Ayrıca Ticimax'ın destek süreci, özellikle yeni başlayanlar için daha hızlı ve yönlendirici şekilde ilerler. IdeaSoft daha fazla kurumsal firmaya hitap ederken, Ticimax küçük ve orta ölçekli işletmelere daha esnek çözümler sunar. Benim karşılaştırmalı deneyimlerimde, kullanıcılar Ticimax'ın panel yapısını daha anlaşılır buluyor ve pazaryeri entegrasyonlarında daha az problem yaşadıklarını belirtiyorlar. Ticimax vs. T-Soft T-Soft, teknik olarak çok gelişmiş bir sistemdir ancak bu durum kullanım kolaylığı açısından dezavantaja dönüşebilir. T-Soft daha çok yazılım bilgisi olan veya teknik ekibi bulunan firmalar için uygundur. Ticimax ise aynı düzeyde güçlü bir altyapıyı daha kullanıcı dostu arayüzle sunar. Özellikle teknik desteğe daha sık ihtiyaç duyacak olan işletmeler için, Ticimax'ın sunduğu rehber içerikler ve destek kanalları büyük kolaylık sağlar. Ayrıca fiyat/performans açısından bakıldığında, Ticimax'ın sunduğu paketler T-Soft’a göre daha erişilebilir ve başlangıç aşamasındaki firmalar için daha uygun bütçelidir. Kendi danışmanlık sürecimde T-Soft kullanan birçok müşterinin, yönetim karmaşası nedeniyle daha sonra Ticimax'a geçtiğini gözlemledim. Ticimax vs. Shopify (Global Kıyaslama) Shopify, dünya çapında tanınan bir e-ticaret altyapısıdır ve özellikle yurt dışına satış yapmak isteyenler tarafından tercih edilir. Ancak Shopify’ın global bir sistem olması, Türkiye pazarında bazı dezavantajlar doğurabilir. Ticimax, Türkiye’ye özel kargo, fatura ve pazaryeri entegrasyonlarını yerel olarak ve hazır şekilde sunar. Shopify kullanıcılarının bu entegrasyonlar için ekstra yazılım veya geliştirici desteği alması gerekir. Ayrıca Shopify’ın ödeme sistemleri ve uygulama mağazası genellikle dolar üzerinden fiyatlandığı için, kur farkı küçük işletmeleri zorlayabilir. Ticimax ise Türk Lirası ile hizmet verdiği için bütçe kontrolü çok daha kolaydır. Benim görüşüme göre, Türkiye iç pazarına satış yapmayı planlayan bir işletme için Shopify yerine Ticimax tercih etmek daha akıllıca olur. Ancak yurt dışı satış odağında bir plan varsa, iki platformun birlikte düşünülmesi gerekebilir. Sonuç: Ticimax Sizin İçin Uygun mu? E-ticaret altyapısı seçimi, işin geleceğini doğrudan etkileyen stratejik bir karardır. Bu nedenle yalnızca fiyat veya tasarım gibi yüzeysel kıstaslara bakmak yerine; hedeflerinize, teknik yeterliliğinize ve operasyonel ihtiyaçlarınıza uygun bir çözüm tercih etmelisiniz. Ticimax, özellikle Türkiye pazarı için tasarlanmış olması ve geniş kullanıcı kitlesine hitap etmesiyle öne çıkan bir seçenek. Peki bu sistem sizin için gerçekten uygun mu? Hangi Durumlarda Tercih Etmelisiniz? Eğer teknik bilginiz sınırlıysa, yazılımcı desteği almadan bir site kurmak istiyorsanız ve hızlıca satışa başlamak gibi bir hedefiniz varsa Ticimax sizin için oldukça uygun. KOBİ iseniz, fiziki mağazanızı internete taşımak istiyorsanız ya da pazaryerleriyle entegre çalışan bir sistem arıyorsanız Ticimax bu süreçte sizi zorlamaz, aksine süreci kolaylaştırır. Benim bu zamana kadar çalıştığım girişimcilerin büyük çoğunluğu, sıfırdan başladıkları bu yolculukta Ticimax ile teknik bariyerleri aşarak satışa odaklanmayı başardılar. Sistem sade, destek hızlı ve altyapı güçlü. Ayrıca operasyonlarınız büyüyorsa, sipariş hacminiz artıyorsa ya da çok kanallı satışa geçmeyi planlıyorsanız, Ticimax'ın ölçeklenebilir yapısı sayesinde mevcut sisteminizi bozmadan büyüyebilirsiniz. Başlamadan Önce Nelere Dikkat Etmelisiniz? Her platform gibi Ticimax'ın de sizin tarafınızdan dikkatle planlanması gereken yönleri var. Öncelikle iş modelinizi netleştirin: dropshipping mi yapacaksınız, kendi ürünlerinizi mi satacaksınız, pazaryeri entegrasyonları sizin için ne kadar kritik? Bu sorulara verdiğiniz yanıtlar, alacağınız paketin kapsamını doğrudan etkiler. Ayrıca içerik hazırlığı, görseller, ürün açıklamaları gibi detaylar da size ait olacak. Ticimax bu altyapıyı sunar ama içeriği sizin oluşturmanız gerekir. Ben danışmanlık verdiğim her işletmeye şunu söylerim: altyapıyı kurmak işin sadece ilk adımı. Başarılı olmak için dijital pazarlama, SEO, reklam ve müşteri yönetimi gibi alanlara da yatırım yapmalısınız. Son olarak, sistemin sunduğu 7/24 destek hizmetini kullanmaktan çekinmeyin. Sormadığınız sorunun cevabı olmaz; Ticimax'ın destek ekibi bu konuda oldukça erişilebilir ve çözüm odaklı çalışıyor. 👉 Eğer bu yazıyı buraya kadar okuduysanız ve hâlâ “Ticimax bana uygun mu?” diye düşünüyorsanız, cevabı aslında çok basit: Teknik süreçlerle uğraşmak istemiyor, profesyonel görünümlü bir siteyle e-ticarete güçlü bir başlangıç yapmak istiyorsanız Ticimax doğru tercihtir.
- E-Ticaret Siteleri İçin Olmazsa Olmaz 10 Eklenti (2025 Rehberi)
Sadece iyi bir ürünün varsa, bu artık yeterli değil. E-ticaret sahnesi hiç olmadığı kadar kalabalık ve rekabetçi. Bu yüzden siteni hızlandıran, güvenliği sağlayan ve müşteri deneyimini iyileştiren eklentilere mutlaka ihtiyacın var. Aşağıda senin için seçtiğim eklentiler, ziyaretçilerin güvenle alışveriş yapmasını sağlar, terk edilen sepetleri geri kazandırır ve stok-sipariş yönetimini senin yerine halleder. Pazarlama süreçlerini dijital olarak destekleyen bu araçlar sayesinde sitene gelen kullanıcıyı daha uzun süre tutman ve satın almaya yönlendirmen mümkün. Ayrıca SEO’dan sayfa hızına, kişiselleştirmeden satış sonrası desteğe kadar pek çok alanda bu eklentiler senin gizli silahın olacak. Analiz panelleri ve CRM entegrasyonları gibi özelliklerle, sadece satış değil, sürdürülebilir müşteri ilişkileri kurma konusunda da bir adım öne geçeceksin. Unutma, teknoloji sadece kolaylık sağlamaz; aynı zamanda markanın duruşunu da yansıtır. Bu yüzden seçeceğin eklentilerin güvenilir, güncel, mobil uyumlu ve diğer sistemlerle entegre çalışabilir olması kritik. Şimdi, seni 2025’in dijital yarışında öne taşıyacak o güçlü araçlara birlikte bakalım. Ödeme Altyapısı ve Güvenlik Eklentileri Müşterinin alışverişi tamamlaması için en çok ihtiyaç duyduğu şey: güven . Eğer ödeme sayfan yavaş açılıyorsa, yönlendirmelerde sorun yaşanıyorsa ya da sayfa yeterince güven vermiyorsa, tam satın alma aşamasında kullanıcıyı kaybedebilirsin. Bu yüzden, güvenli ve sorunsuz çalışan bir ödeme altyapısı şart. Özellikle SSL sertifikası, 3D Secure doğrulaması, mobil uyum ve sayfa hızına dikkat etmen gerekiyor. Çünkü bu aşama, müşterinin kararını netleştirdiği yer. En küçük bir aksaklık bile alışverişin yarım kalmasına neden olabilir. Peki ne yapmalısın? Güçlü eklentilerle sadece kredi kartı değil, havale/EFT, dijital cüzdanlar (Papara, Tosla, FAST) ve kapıda ödeme gibi alternatif yöntemleri de entegre etmelisin. Taksit seçenekleri, kayıtlı kartla hızlı ödeme ve sorunsuz iade süreçleri de kullanıcıyı memnun eden önemli detaylardır. Unutma, ödeme sayfası teknik olarak sağlam olduğu kadar psikolojik olarak da güven vermeli. Güvenlik ikonları, şifrelenmiş bağlantılar ve hatasız yönlendirmeler; hem site içi deneyimi iyileştirir hem de dönüşüm oranlarını yükseltir. Sanal POS Entegrasyonları ile Hızlı ve Güvenli Tahsilat Online satış yapıyorsan, kredi kartı ya da banka kartıyla ödeme alman şart. Ama her e-ticaret altyapısı bankalarla doğrudan entegre olamayabiliyor. İşte tam bu noktada devreye sanal POS sağlayıcıları giriyor. iyzico, PayTR, Shopier gibi Türkiye’de sık kullanılan bu sistemler, farklı bankalarla olan tüm o karmaşık süreçleri senin yerine hallediyor. Yani uzun başvuru formları, teknik entegrasyon derdi yok. Eklentiyi kuruyorsun, ödeme almaya başlıyorsun. Üstelik çoğu tek tıkla kurulur, yüksek güvenlik standartlarına sahiptir ve birçok site altyapısıyla uyumlu çalışır. Bir diğer artıları da şu: Mobil uyumlu olmaları ve taksit imkanı sunmaları. Bugün kullanıcıların büyük kısmı alışverişi telefondan yapıyor. O yüzden mobilde sorunsuz çalışan bir sanal POS sistemin olmalı. Özellikle yüksek fiyatlı ürünlerde taksit imkanı, satın alma kararını ciddi oranda etkiliyor. Özetle, sanal POS eklentileri seni teknik yükten kurtarır, müşterine güven verir, alışverişi kolaylaştırır. Eğer hâlâ entegre etmediysen, bu adımı erteleme derim. SSL Sertifikası ve Güven Damgası Çözümleri Bir e-ticaret sitesinde ilk dikkat edilmesi gereken şey: güvenlik . Ve bu işin temeli de SSL sertifikası dır. SSL, sitene gelen ziyaretçiyle sunucun arasındaki veri akışını şifreleyerek korur . Yani kullanıcı, kart bilgilerini girerken kendini güvende hisseder. Buna ek olarak, Güven Damgası da oldukça önemli. Türkiye’de TSE tarafından onaylanan bu simge, müşterine “Bu site güvenlidir” mesajını verir. Özellikle ilk kez alışveriş yapan biri için bu tür detaylar, satın alma kararını doğrudan etkiler . Eğer sitende hâlâ SSL yoksa ya da Güven Damgası başvurusu yapmadıysan, bunu ilk fırsatta halletmeni öneririm. Stok ve Sipariş Yönetimi Programları E-ticaret siten büyüdükçe, manuel stok takibi ve sipariş yönetimi yetersiz kalır . Yanlış stok bilgileri, geciken kargolar ya da satılan ama stokta olmayan ürünler… Bunlar müşteri memnuniyetini ciddi şekilde düşürür. İşte bu yüzden, stok ve siparişleri dijital olarak yöneten yazılımlar senin için büyük kolaylık sağlar. Özellikle ERP sistemleri sayesinde; sipariş geldiğinde ürün stoktan otomatik düşer, kritik seviyedeki ürünler için uyarılar alırsın ve tedarik planlamanı daha sağlıklı yaparsın. Ayrıca bu sistemler, Trendyol, Hepsiburada, Amazon gibi farklı satış kanallarını tek panelde toplar . Böylece hem zaman kazanırsın hem de operasyonel hataları azaltırsın. Otomatik fatura kesimi, kargo entegrasyonu, iade yönetimi gibi modüllerle her şey tek yerden yönetilir . Kısacası, bu dijital altyapı hem sana profesyonel bir kontrol alanı sunar hem de müşterine sorunsuz bir alışveriş deneyimi sağlar. Otomatik Stok Takibi için ERP / Envanter Yazılımları ERP ve envanter yazılımları , ürün sayısı değiştiğinde stok bilgisini otomatik olarak günceller. Bu sayede yanlış stok görünmesi ya da olmayan bir ürünün satışa sunulması gibi hataların önüne geçilir. Aynı zamanda ürün varyantları, tedarikçi bilgileri ve sipariş döngüsü de tek merkezden kolayca yönetilir. Logo, Mikro, Nebim gibi sistemler bu alanda yaygın olarak tercih edilir. Bu tür yazılımlar sadece stok takibiyle sınırlı değildir. Ürün giriş-çıkışları, tedarik süreci, minimum stok seviyeleri ve satın alma siparişleri gibi birçok süreci de entegre biçimde yönetmeni sağlar. Hangi ürünün, hangi dönemde, ne kadar satıldığını görebilir ve yeniden sipariş planlamasını otomatikleştirebilirsin. Böylece yoğun kampanya ya da sezonlarda stok krizlerini önlemiş olursun. Çoklu satış kanallarını kullanıyorsan, her platformun stok durumu tek bir panelden güncellenebilir. Bu da hem müşteri memnuniyetini artırır hem de senin iş yükünü hafifletir. Sonuç olarak bu yazılımlar, zaman kazandırır , hataları azaltır ve büyüyen bir e-ticaret operasyonuna sağlam bir altyapı sunar. Kargo Entegrasyonu ile Sipariş Sürecini Kolaylaştırmak Sipariş verildiği anda, kargo firmalarına otomatik bildirim gitsin istiyorsan, kargo entegrasyon yazılımları tam sana göre. Barkod oluşturma, takip kodu üretme, müşteriye bilgi gönderme gibi işler otomatikleşir ve insan hatası en aza iner. Bu da süreci hızlandırır ve müşteri memnuniyetini artırır. NetKasam ve T-Soft Kargo Entegrasyonu bu konuda sıkça tercih edilen çözümler arasında. Ayrıca bu entegrasyonlar sayesinde her siparişin hangi aşamada olduğu anlık takip edilebilir. Satıcı panelinden çıkışı onaylanan ürün için sistem otomatik etiket üretir ve ilgili kargo şirketine yönlendirme yapar. Böylece manuel giriş hataları ortadan kalkar. Müşterine e-posta veya SMS ile otomatik kargo takibi bilgisi gitmesi, ona hem şeffaflık hem de güven hissi verir. Aynı sistem, iade işlemleri için ters kargo süreçlerini de kolaylaştırır. Özellikle çok sipariş alan bir siteysen, bu otomasyonlar sayesinde hem zamandan kazanırsın hem de lojistikte profesyonel bir yapı kurmuş olursun. SEO ve Site Hızı İçin Zorunlu Araçlar Bir e-ticaret sitesi sadece iyi ürünle değil, Google’da görünür olmak ve hızlı açılmak sayesinde başarıya ulaşır. SEO uyumlu altyapı ve yüksek sayfa hızı hem ziyaretçiyi memnun eder hem de seni arama sonuçlarında yukarı taşır. Bu yüzden teknik SEO ve performans iyileştirici araçlar artık lüks değil, ihtiyaç. SEO modülleri sayesinde meta etiketlerini düzenleyebilir, URL yapısını optimize edebilir ve başlık-açıklama alanlarını kolayca yönetebilirsin. Ayrıca site haritası oluşturma, robots.txt ve kanonik URL ayarları gibi detaylar da SEO’ya katkı sağlar. WordPress kullanıyorsan Yoast SEO veya Rank Math gibi araçlar işini görecektir; diğer altyapılar için de benzer modüller mevcut. Sayfa hızını artırmak için cache sistemleri , CDN hizmetleri ve görsel sıkıştırma eklentileri kullanmalısın. Özellikle mobil ziyaretçiler için hızlı yüklenen sayfalar, hemen çıkma oranını düşürür ve sitede geçirilen süreyi artırır. Performans takibi için Google PageSpeed Insights ya da GTmetrix gibi analiz araçlarını düzenli kullanmanı mutlaka öneririm. Site İçi SEO Optimizasyon Modülleri Site içi SEO modülleri sayesinde başlık etiketlerinden URL yapılarına, meta açıklamalardan görsel alt metinlerine kadar birçok alanı kolayca optimize edebilirsin. Ayrıca otomatik site haritası , kanonik URL ve ekmek kırıntısı (breadcrumbs) gibi özellikler, Google’ın siteni daha doğru ve etkili şekilde taramasına yardımcı olur. Yoast ve Rank Math , bu konuda en çok tercih edilen araçlardan. Bu modüllerle her ürün ya da kategori sayfasını ayrı ayrı SEO uyumlu hale getirebilirsin. Örneğin; başlık etiketlerine doğru anahtar kelimeleri yerleştirmek, açıklamaları 150–160 karakter aralığında ilgi çekici yazmak tıklanma oranlarını artırır. Ürün görsellerine eklenen alt metinler sayesinde de görsel aramalardan ekstra trafik kazanman mümkün . Bazı eklentiler, içerik analizi yaparak sana eksik ya da hatalı alanları bildirir. Böylece teknik bilgiye sahip olmasan bile SEO uyumlu sayfalar oluşturabilirsin. Doğru yapılandırılmış bir site içi SEO altyapısı, arama motorlarında kalıcı başarı için kritik bir adımdır. Cache ve CDN Çözümleriyle Sayfa Yükleme Hızını Artırmak Site hızını artırmak istiyorsan, cache ve CDN çözümleri kullanman şart. Cache sistemleri, sayfayı önbelleğe alarak her ziyaretçiye çok daha hızlı sunar. CDN ise site verilerini dünya genelindeki farklı sunuculara yayar, böylece uzak lokasyonlardaki ziyaretçiler bile sayfayı hızlıca açabilir. Cloudflare , LiteSpeed Cache ve BunnyCDN , bu alanda sık kullanılan araçlardır. Cache sayesinde sunucuya binen yük azalır. Özellikle dinamik sayfalarda, her ziyaretçiye içerik sıfırdan yüklenmez, sistem daha önce hazırlanmış versiyonu gösterir. Bu da ciddi bir hız avantajı sağlar. CDN ise özellikle yurt dışına satış yapıyorsan fark yaratır. Türkiye’den Avustralya’ya veri göndermek yerine, müşteriye en yakın sunucudan içerik aktarımı yapılır. Bu teknolojiler sadece ziyaretçiyi memnun etmez, Google sıralamaları açısından da avantaj sağlar . Çünkü Google artık sayfa hızını bir SEO kriteri olarak değerlendiriyor. Hızlı ve optimize edilmiş bir site, hem sıralamalarda hem de dönüşüm oranlarında fark yaratır. Dönüşüm Oranlarını Artıracak Pazarlama Eklentileri Siteni ziyaret eden herkes alışveriş yapmıyor, değil mi? İşte tam bu noktada dönüşüm odaklı pazarlama eklentileri devreye giriyor. Sadece trafik çekmek yeterli değil; o trafiği satışa çevirmek için kullanıcıyı harekete geçirecek sistemlere ihtiyacın var. Özellikle sepeti terk eden ziyaretçilere otomatik mail gönderen eklentiler, satış kaybını önlemenin en etkili yollarından biri. Kullanıcıya “Sepetinde ürün bıraktın” hatırlatması yapılır, bazen buna bir de zamanlı indirim eklenerek alışveriş tamamlanır. Sayfaya girişte çıkan kişiye özel pop-up’lar ya da çıkış anında gösterilen teklifler de dikkat çeker. Bu eklentiler sayesinde kampanyalar, kullanıcı davranışına göre otomatik olarak devreye girer . A/B testleriyle hangi kampanyanın daha iyi performans gösterdiğini ölçebilirsin. Böylece pazarlama stratejin sadece sezgiye değil, veriye dayalı hale gelir. Bu da sana daha sürdürülebilir ve kârlı bir büyüme sunar. Sepeti Terk Etme Eklentileri ve Otomatik Hatırlatma Mailleri Ziyaretçilerin büyük kısmı ürünü sepete ekliyor ama alışverişi tamamlamadan çıkıyor. Araştırmalar gösteriyor ki ortalama sepet terk etme oranı %70’in üzerinde . Bu da farkında olmadan ciddi bir gelir kaybı yaşadığın anlamına geliyor. Neyse ki bu kaybı azaltmak için kullanabileceğin etkili eklentiler var. Bu tür eklentiler sayesinde, kullanıcı sepette bıraktığı ürünü belirli bir süre içinde satın almazsa, sistem ona kişiselleştirilmiş bir e-posta gönderiyor. Mailde ürün görseli, fiyat bilgisi ve doğrudan ödeme sayfasına yönlendiren bir bağlantı yer alıyor. Etkiyi artırmak için mesajlara zaman sınırlı indirim kodu , ücretsiz kargo teklifi veya stok bitmeden al gibi uyarılar da ekleyebilirsin. Bazı gelişmiş sistemler, kullanıcı sitedeyken çıkma eğilimini fark edip, çıkış öncesi pop-up bildirimiyle son bir alışveriş şansı sunar. Bu eklentiler hem masaüstü hem mobilde sorunsuz çalışır. Doğru kurulduğunda da sana daha fazla satış , daha yüksek dönüşüm ve müşteri geri kazanımı olarak geri döner. Pop-up ve Özel Kampanya Modülleri Siteye girer girmez çıkan bir indirim teklifi , sınırlı stok uyarısı ya da üyelik karşılığı sunulan avantajlar… Bunlar küçük ama dönüşümde büyük etki yaratır. Özellikle geri sayım sayaçları ve stok bitiyor gibi psikolojik tetikleyiciler, kullanıcıyı karar vermeye zorlar. Dinamik içerikle çalışan pop-up eklentileri, kullanıcı davranışına göre kişiselleştirilmiş teklifler sunar. Örneğin; biri sepete ürün ekleyip çıkmak üzereyken “Şimdi al, %10 indirim senin!” şeklinde bir mesajla karşılaşırsa, alışverişi tamamlama ihtimali ciddi oranda artar. Mobil uyumlu tasarlanan bu pencereler sayesinde, mobil ziyaretçilerin deneyimi de bozulmaz. Ayrıca bu sistemler sadece satış değil, e-posta listesi oluşturma , kampanya duyurusu yapma ve kullanıcıyı markana bağlama gibi uzun vadeli hedeflerde de işe yarar. Kısacası, bu eklentiler yalnızca teknik değil; aynı zamanda psikolojik bir satış desteği sağlar. Doğru kullanıldığında, dönüşüm oranlarında gözle görülür artış yaşarsın.
- Influencerların Online Alışverişe Etkisi
Influencer, yaşadıkları deneyimlerle kitleleri etkileyen kişilere verilen isim. Sosyal medyanın e-ticaretteki etkisi her geçen gün artarken, sosyal medya fenomenlerinin de bunlarda katkısı elbette büyük. Sosyal medyada etkin ve yüksek sayıda bir kitleye hitap eden kişilerin neredeyse hepsi ınfluencer kavramını taşıyor. Ünlü veya ününü sosyal medyaya taşıyan bu kişiler, kullanmış oldukları ürünlerden aldıkları deneyimlerini takipçileri ile paylaşıyor. Takipçiler bu ünlü ve fenomen kişilerin tercihlerine güvenerek aynı ürünleri kendileri içinde tercih ediyor. Bu durum günümüzde artık her 5 kişiden 1 kişiyi alışveriş tercihlerinde etkiler hale geldi. Online alışveriş yapan her 5 kişiden 1’i alacağı ürüne karar verirken takip ettiği influencerın deneyimleri doğrultusunda ürün tercihini yapıyor. Influencer Marketing Marka ve firmalarda yeni trend olan bu tüketici alışkanlığını da tabi ki boş geçmediler. Ürünlerini geleneksel reklam yöntemleri yerine, sosyal medya üzerinden influencerlar aracılığı ile tanıtmaya başladılar. Bu trende küçük işletmelerinde dahil olmasıyla sektörde epeyce büyüdü. Tüketicinin tercihleri de buna paralel aynı doğrultuda sosyal medya kanallarına yöneldi. Bunu takip ederek sektörde "Influencer Marketing" hizmeti doğmuş oldu. Reklam ajansları artık müşterilerine google, sosyal medya reklamları yanında "Influencer Marketing" hizmetide sunmaya başladı. Aslında diğer reklamlara göre dönüşümü yüksek olan bir tercih olarak nitelendirilebilir. Tabii ürünün ne olduğu ve hangi ınfluencer ile tanıtılacağı en etkin kriter. Ajanslar anlaşmalı ınfluencerlar ile müşterilerini bir araya getirerek bu hizmete aracılık etmiş oluyor. Dilerseniz aracı ajansları aradan çıkararak ınfluencerlar ile bizzat iletişime geçerek ürünlerinizi tanıtmasını isteyebilirsiniz. Influencer Fiyatları Influencerın artık bir sektör olduğu bu dönemde fiyatlar dudak uçuklatan cinsten. Fahiş fiyatlarla karşılaşmaya hazır olun. Ancak ürününüze güveniyorsanız ve doğru ınfluencer ile çalışırsanız maliyetinizi kat ve kat çıkartırsınız. Yine de google ve sosyal medya reklamlarına göre çok daha fazla bir maliyeti olduğunu belirteyim. Net rakam söyleyemesem de, 2-4 Milyon takipçisi olan bir ınfluencerın işbirliği ücreti 10000-20000 TL arasında değişiyor. 24 saatlik bir story (hikaye) bile 1000 TL'den başlıyor. Başlangıç olarak 250000-500000 takipçisi olan ınfluencerları tercih etmeniz daha uygun olacaktır. Neden Influencerlar Tercih Edilmeye Başlandı ? Aslından bundan önce tüketiciler ürün analizlerini genelde youtube üzerinden gerçekleştiriyordu. Fakat youtube'da ürünün deneyiminden öte tanıtımına ve reklama daha çok yer veriliyordu. Sosyal medya kanallarıyla da aynı ürünlerin reklamı verilmiş olsa bile kullanıcıların daha dikkat ettiği husus ürünün takip ettiği, sevdiği ve kendine yakın hissettiği kişiler tarafından değerlendirilmesi olmaya başladı. Örneğin bir kıyafet deneyimi en güzel kıyafet üzerimizde iken anlaşılır. Bir kozmetik ürünü en iyi kullanım sonrası ciltte görülen etki ile analiz edilebilir. Kıyafeti yakışan, cildi bakımlı olan bir ınfluencer bu örnek ürünleri değerlendirdiğinde etkisi tüketici için son derece olumlu karşılanır. SONUÇ Tüm bu serüvenin temel noktası aslında sosyal medyanın günlük hayatın içinde tamamen yer alması ile başladı. Çünkü artık mobil cihazlar iletişimden öte artık birer kişilik bütünü. Yani cep telefonunuz aslında sizin aynanız. Kullandığınız uygulamalar, girdiğiniz siteler, incelediğiniz ürünler, paylaşımlarınız, beğenileriniz, takip ettikleriniz, ilgi alanlarınız ve daha bir çok şey cep telefonlarınızda saklı. Böylece insanlara ve müşterilere ulaşmanın en etkin yollarından biri sosyal medya kanalları. Sosyal medyayı aktif olarak kullanan ve epey bir kitleye takip eden kişilerde zamanla reklam sektörünün bir parçası olarak "Influencer Marketing" adıyla yer aldılar. Tüketici alışkanlıkları değişti, bilinçli tüketici sayısı her geçen gün artıyor. Dijitalleşen dünyada tüketiciler ve markalar birbirlerinin ihtiyaçları doğrultusunda yeni çözümler sunuyor. İlerleyen zamanlarda gelişen teklonoji ile daha farklı online alışveriş tercihleriyle karşılaşacağımız kesin.
- E-Ticaret İşine Nasıl Başlanılır ?
E-Ticaret İş Planı: Karlı Bir Online Mağaza Nasıl Oluşturulur, Başlatılır ve Büyütülür E-ticaretin geleceği inanılmaz derecede parlak. Ancak, bir e-ticaret işine başlamak zor bir iştir ve doğru zamanda bir araya gelmesi gereken birçok adım ve karar gerektirir. oguzsarikaya.com olarak e-ticaret ile iş kurmak için kapsamlı bir plan hazırladım. 1. Ürün Seçimi Satacak bir ürün bulmak Bir e-ticaret işletmesi kurmanın ilk adımı, hangi ürünleri online, toptan veya doğrudan tüketiciye satmak istediğinizi bilmektir. Bu genellikle yeni bir online iş kurmanın en zorlu kısmıdır. Fikrinizi değerlendirmek Aklınızda bir ürün fikri olduğunda, satıp satmayacağını nasıl anlarsınız? Bu bölümde, aktif girişimcilerin ürün fikirlerini ve potansiyel pazarlarını doğrulamak için kullandıkları birkaç yaklaşımı ele alacağız. Perakende ürünlerinizi online olarak satın Birçok bağımsız perakendeci ileride zorlu bir yol ile karşı karşıya. Gerçek mağazada faaliyet gösteren işinizi online ortama taşımak, bu fırtınayı atlatmanıza, nakit akışı oluşturmanıza ve daha dayanıklı bir iş kurmanıza yardımcı olabilir. 2. Araştır ve Hazırla Rekabetinizi araştırın Ürününüzü buldunuz, potansiyelini değerlendirdiniz ve bir tedarikçi sağladınız. Ancak buna girmeden önce, rekabetinizi kapsamlı bir şekilde araştırmanız gerekir, böylece neyle karşı karşıya olduğunuzu ve işinizi onlarınkinden nasıl farklılaştırabileceğinizi bilirsiniz. Bir iş planı yazmak Rekabet araştırmanız tamamlandığında, iş planınızı yazmanın zamanı geldi. İş planı, fikirlerinizi ve düşüncelerinizi bir araya getirmeye yardımcı olan bir yol haritasıdır. Neye öncelik verileceğini belirlemek, yaygın iş hatalarından kaçınmak ve yeni müşterilere etkili bir şekilde nasıl ulaşılacağını belirlemek için bir iş planı hayati önem taşır. 3. İşinizi Kurmak İşletmenizi adlandırma Ne satacağınızı bulmanın yanı sıra, bir başka zorlu karar da işletmenizi veya marka adınızı belirlemek ve bir alan adına karar vermektir. Logo oluşturma Unutulmaz bir ad seçtikten ve karşılık gelen bir alan adı kaydettikten sonra, basit bir logo oluşturmanın zamanı geldi. Arama motoru optimizasyonunu (SEO) E-ticaret işinizi kurmaya başlamak için neredeyse hazırsınız. Ancak, konuya girmeden önce, sitenizi ve sayfalarınızı Google ve diğer arama motorları için düzgün bir şekilde yapılandırabilmeniz için arama motoru optimizasyonunun temellerini anlamalısınız. Mağazanızı inşa etmek Arama motorlarını daha iyi anlayarak, mağazanızı oluşturmanın zamanı geldi. Satış kanallarınızı seçme Yeni müşterilere ulaşmanın en iyi yollarından biri, halihazırda alışveriş yaptıkları satış kanallarını seçmektir. Doğru satış kanalları karışımı, ürünlerinize ve hedef müşterilerinize bağlı olacaktır, ancak kendi kendinize barındırdığınız mağazanızı tamamlayabilecek ve destekleyebilecek çok sayıda harika seçenek vardır. 4. Başlatmaya Hazırlanın Yeni işinizin tanıtımına hazırlanırken, hazırlanmanız gereken birkaç nakliye ve sipariş karşılama unsuru vardır. Kargo firmaları ile anlaşarak ürünleri müşteriye ulaştırmanın en kolay yolunu sağlayın. Ayrıca, temel performans göstergelerinizi önceden tanımlamak iyi bir fikirdir, böylece bir kez başlattığınızda, hangi başarı ölçütlerini izleyeceğinizi bilirsiniz. 5. Tanıtım Sonrası İlk müşterinizi edinme Artık piyasaya sürdüğünüze göre, ürünlerinizi pazarlamanın zor işi başlıyor. Birçok yeni mağaza sahibi, fiziksel ürünlerini bizzat satmayı düşünmeli olsa da, dijital pazarlamanın geri kalanı tek bir şeyi iyi yapmaya dayanıyor: hedefli trafik sağlamak. Ardından, ilk aylarınızda size yardımcı olacak çeşitli pazarlama taktiklerini paylaşacağız. Mağazanızı pazarlamak İyi yoldasın ve şimdi muhtemelen kemerin altında birkaç satış var. Ciddileşmenin ve odaklanmanın zamanı geldi. Aşağıdaki gönderiler, en iyi performans gösteren pazarlama taktiklerinize odaklanmanıza veya trafiği artırmak ve bu trafiği satışa dönüştürmek için yeni taktikler geliştirmenize yardımcı olacaktır. Bir plan sadece başlangıç Kendi e-ticaret işinizi kurmak zor olduğu kadar heyecan vericidir. Hızlı bir şekilde bir ürün seçme, uygulanabilirliğini değerlendirme, ürünün nasıl üretileceğini bulma, bir e-ticaret mağazası oluşturma ve yeni müşterilere pazarlama ve satış yapma hakkında tonlarca şey öğreneceksiniz. Bu süreç ne kadar zor olsa da, sürecin sonunda kazanmaya başladığınızda tüm emeklerinizin karşılığı alacaksınız. Bir çok şey öğrenip, yeni şeyler öğrenmek için sabırsızlanacaksınız. Bu yazımı okuyan ve e-ticaret girmek isteyen tüm arkadaşlara şimdiden başarılar. oguzsarikaya.com olarak her zaman sizinleyiz. Sağlıcakla kalın.
- E-Ticaretin Geleceği Nasıl Şekillenecek ?
Sürekli değişen e-ticaret ortamı hem korkutucu hem de heyecan verici bir trend seyri izliyor. Her yıl işletmelerin büyümesine yardımcı olacak gelişmelerle beraber yetişmekte zorlanacakları değişiklikler meydana geliyor. Ancak karşılaşmış olabileceğiniz değişiklikler ne kadar zorlayıcı olsa da e-ticaret pazarı gün geçtikçe daha fazla ve parlak bir şekilde gelişim gösteriyor. Bu nedenle doğru e-ticaret trendinden yararlanarak işletmenizin performansını en üst seviyelere çıkarma şansı edinirsiniz. Uzmanlar tarafından küresel e-ticaret pazarının bu yıl sonuna kadar neredeyse 6 trilyon dolarlara kadar ulaşacağı tahmin ediliyor. Bu oldukça ciddi bir rakam ancak bundan az bir pay almak için bile sektördeki yarışın ön sıralarında olmanız gerekli. Bunu başarmak için e-ticaretin geleceği, özellikle de tüketici talepleri doğrultusunda tüm teknolojik gelişmelere ayak uydurmanız gerekli. Kendiniz için doğru e-ticaret trendini belirlemek oldukça önem taşır. Böylece daha fazla müşteri çeken teknolojileri ve daha iyi e-ticaret ekosistemleri oluşturma fırsatı yaratırsınız. Ayrıca daha verimli bir pazarlama imkanı sunması açısından daha fazla alışveriş yapan potansiyel müşterileri çekerek aktif müşterileriniz haline getirebilirsiniz. Yeni bir yıla başlamışken sizin için bu ve sonraki yılların e-ticaret trendlerine özel bir bakış sunacağız. Yeni fikirleri harekete geçirmek, engellerin üstesinden gelmenizi sağlamak ve sizi gelecek yıllarda başarılı bir e-ticaret işi kurmak ya da bu işinizi geliştirmek konusunda bilgilendireceğiz. Bu sayede e-ticaretin geleceği konusunda gerekli fikirleri edinerek doğru adımlar atabilirsiniz. E-Ticaretin Geleceğinde Çok Kanallı Alışveriş Yaygınlaşacak Fiziksel ve dijital ortam arasındaki belirgin sınırlar kalktıkça müşteriler çok kanallı alışverişi daha fazla kullanacak. Çok kanallı alışveriş sayesinde satıcı için birçok gözlemleme fırsatı doğdu. Müşterilerin bir kanalda sattığınız ürünlerin hangisini, nerede, ne zaman, nasıl satın aldıklarını izlersiniz. Bu sayede müşterilerinizin hangi pazarlama kanallarıyla etkileşime girdiklerini görerek satın alma motivasyonlarını anlarsınız. Profesyonel e-ticaret uzmanı ekiplere göre çok kanallı satış bir norm haline gelecek. Bunu Amazon, Pinpoint gibi araçlarla bu alana taşıyan Bulut platformlarında gerçekten görebiliyoruz. Çok kanallı satış ve benzerleriyle gelecek yıllarda daha rahat ve ucuz alışveriş imkanlarına ulaşabileceğiz. Tahminlere göre 2021, çok kanallı satışın neredeyse herkes tarafından yapılmaya başlayacağı bir yıl olacak. E-ticaretin geleceği çok kanallı satıştan geçiyorsa siz bunu elde etmek için ne yapabilirsiniz? Şirketinizin çevrimiçi/çevrimdışı özelliklerini tek ve tutarlı bir çok kanallı alışverişe entegre ettiğinizden emin olun. Çevrimiçi araştırma yapan ve çevrimdışı alışveriş yapan müşteriler için uygun satın alma temas noktaları oluşturun. Sosyal Medya Üzerinden Alışveriş Artış Gösterecek Günümüzde şirketler Instagram, Facebook vb. sosyal medya platformları üzerinde reklam vermekten daha fazlasını yapabiliyor. Sosyal medyanın satış yetenekleri geliştikçe müşteriler, bu platformlar üzerindeki ürünleri kolayca satın alıyor. Instagram üzerinde yapılan bir geliştirmeyle artık müşteriler profilinizde paylaştığınız herhangi bir ürünün etiketine dokunduğunda ürünün fotoğrafı, fiyatı ve satın alma bağlantısı çıkacaktır. Bu e-ticaret trendi müşterilerin harcadıkları zaman ve emeği azaltıyor, daha verimli alışverişler yapmalarını sağlıyor. Sosyal medya üzerinden alışveriş sistemi e-ticaretin geleceği konusunda oldukça önemli bir yere sahiptir. Bunu sağlamak için sosyal medya gönderilerinizi satış yapılabilecek şekilde ayarlayın. Ayrıca, kazancınızı artırmak için sosyal medyada kullanabileceğiniz daha yaratıcı satış yöntemleri düşünün. Ayrıca sosyal medya üzerinden satış değer kazanacağı için influencerlar da önemli iş ortaklarınız olacaktır. Profesyonel e-ticaret uzmanı ekiplere göre pek çok e-ticaret markası pazarlama çabalarını destekleyebilecek yeterli içerik üretemiyorlar. Bu nedenle markaların 2021 itibarıyla içerik üretmek adına influencerlarla anlaşacağı bir trend öngörüyorlar. Markalar müşteriye kolay erişim sağlamak için sosyal medya içeriklerine daha fazla harcama yapacaktır. E-Ticaretin Geleceği Konusunda Kişiselleştirme Oldukça Önem Kazanacak E-ticareti kişiselleştirmek son yıllarda önemli bir trend haline geldi. Ancak bu sadece bir trend olarak kalmayacak, 2021 ve sonrasında müşterilerin standart olarak istedikleri bir hizmet haline gelecek. Kişiselleştirme bir müşteriyi isminden tanımakla kalmayıp günümüzde daha sofistike bir pazarlama stratejisine dönüştü. Artık kişisel e-ticaret müşterilere kendilerine özel ve benzersiz bir şekilde alışveriş deneyimi sunmaktır. Bunu; müşterilerin demografik bilgileri, tarama alışkanlığı, satın alma geçmişi ve diğer kişisel bilgilerini analiz ederek yapabiliriz. Müşteriler artık deneyimlerinin kendi özel ihtiyaçlarına göre tasarlanmasını istiyor. Bu kişiselleştirme başta sadece e-posta pazarlama olarak uygulanıyordu. Ancak artık müşteri beklentileri ve gelişen teknolojiyle birlikte daha da farklı yöntemlerle gerçekleşiyor. Peki, e-ticaretin geleceği konusunda oldukça önem taşıyan kişiselleştirmeyi nasıl uygulayabilirsiniz? Öncelikle müşterilerinizin bilgilerini kaydederek bunları kişinin en son satın alma yaptığı zamanı size hatırlatması için kullanabilirsiniz. Ardından daha sonrası için size sunduğu önerileri kullanarak daha uzun ömürlü müşteri ilişkileri kurabilirsiniz. Yapay zekalı makineler insan ırkının sonunu getirebilir. Stephen Hawking Yapay zekâ insan medeniyetinin varlığına karşı temel risk taşıyor. Elon Musk Yapay Zeka Daha Faydalı Olacak Yapay zeka, olasılıkları daha yüksek olan ürünleri onlara göstermek için kişilerin satın alma geçmişini ve göz atma alışkanlıklarını kullanır. Önceki yıllarda elimizde yapay zekanın e-ticaret üzerindeki faydalarını anlayabileceğimiz kadar veri bulunmuyordu. Ancak 2021 yılından itibaren bu tamamen değişecek. Makine öğrenmesi, sohbet robotları gibi kavramlar yaygın hale geldikçe şirketler yapay zekayı daha etkin kullanacak. E-ticaretin geleceği konusunda bu kadar önem teşkil eden yapay zekadan nasıl faydalanabilirsiniz? Pazarlama sisteminizi bir düzene oturtmanıza, müşteri yolculuğunu geliştirmenize ve kritik görevleri daha hızlı gerçekleştirmenize yardımcı olacak yapay zeka araçlarını kullanın. Profesyonel e-ticaret uzmanı ekiplerine göre perakendeciler, operasyon ve envanter yönetiminden iyi müşteri hizmetleri sunmaya kadar her şeyi iyileştirmek için yapay zekaya yöneliyor. Fiziksel mağazalardan farklı olarak çevrimiçi müşteriler satın almak istedikleri ürünü deneyemez ve fiziksel olarak inceleyemez. Bunun için de yapay zeka, müşterilerin ürünü satın almadan önce ürünün üzerlerinde nasıl duracağını görmelerini sağlar. E-Ticaretin Geleceği Sesli Sistemlerde Olacak İnsanlar çevrimiçi alışverişten sabah uyandırılmaya kadar her şeyi Google Asistan, Alexa gibi sesli cihazlardan yardım alarak yapıyor. Sesli sistemlerin ve e-ticaretin yükselişte olmasının en temel nedeni rahat ve kolay kullanımıdır. Hem Google, hem Amazon kişilerin daha rahat alışveriş yapmalarını sağlamak için sanal asistan cihazlarında tüm dilleri kullanabilmeyi amaçlıyor. Bu nedenle çevrimiçi mağazanızı sesli arama için optimize etmelisiniz. MarketingLabs CEO’suna göre sesli aramalardan e-ticaret mağazanıza daha fazla organik müşteri çekmek oldukça basittir. Hedefinizdeki potansiyel müşterileri içerik yoluyla çekmek, onlarla diyalog kurmak ve onlara hizmet sunmak çok önemli. Böylece tüketiciler o ürünü almak istediğinde onları direkt size yönlendirir. Sesli ticaret oldukça büyüdü, bu nedenle bir e-ticaret mağazası sahibiyseniz bu yeni dijital trendden yararlanmalısınız. Böylece iyi bir müşteri deneyimi sunarken rakiplerinizin önüne de kolaylıkla geçebilirsiniz.
- İşletmeler E-Ticarete Nasıl Geçiş Yapabilir ?
Her işletmenin günümüzde nihai hedefi işletmesini dijitale taşıyıp online olarak ta ürünlerini internet üzerinden satmaktır. Artık bu bir ayrıcalık değil, bir ihtiyaç ve geleceğin perakende yada toptan alışveriş şeklidir. Öncelikle burada bahsedeceğim konular kesinlikle işletmesi olan ve vergi mükellefi olanlar için geçerlidir. Öyleyse başlayalım, Bir cadde yada sokakta, belki de küçük bir iş merkezinde yada büyük bir AVM’de, hatta kendi evinizde hali hazırda ürünlerinizi satıyorsanız, size güzel bir bilgi fırsatı. Aslında evinden ürün satanlar zaten internet üzerinden satıyordur, fakat istisnai durumlar olma ihtimaline karşın belirtmek istedim. Yani kısacası belli bir bölgeye hitap ediyorsunuz. İşte size tüm dünyaya açılmanın kısa bir rehberi. Tüm Dünya’ya Ürün Satmaya Hazır Olun Evet, belki ilk başta ütopik gelebilir. Ama bunu başarmış küçük işletmeler azda olsa var. Üstelik bu sayı her geçen artıyor, yenileri ekleniyor. Eğer internete bir şey yüklemiş iseniz, o şey artık tüm dünyanın görebileceği yerdedir. Yani online dünyada. Eğer bir ürün yüklerseniz, tüm dünya ürünlerinizi tanıyabilir, sizden alışveriş yapabilir. Kargo sektörünün bu konuda artık ulaşamadığı yer yok! İlk Ne Yapmalıyım? İlk işiniz plan yapmak olmalı tabikide. Bu planda temel başlıklar var. Bunlar; hangi ürün?, hangi kategori?, hangi pazaryeri? (çiçeksepeti, trendyol, hepsiburada gibi), kendi sitemi mi kurmalıyım?, hangi kargo firması?, ne zaman ve ne kadar ürün? Hepsinden teker teker bahsedeceğim. Ürün Seçimi Zaten işletmeniz var ve ürünler satıyorsunuz. Fakat internetten ürün satarken gelecek olan tüm siparişleri karşılamanız çok önemli. Bu nedenle tedarik ve stokuna en çok güvendiğiniz ürünleri tercih edin. Ayrıca ürün seçiminde kargoda hasar alması yaza bozulması kırılması gibi seçenekleri de göz önüne alın. Hassas bir ürün riskli, riski azaltmak adına yapacağınız kargo paketlemesi de maliyetli olabilir. Kategori Seçimi Aslında tüm ürün çeşitlerinin günümüzde kategorileri belli. Fakat farklı ürünler elinizde bulunduruyorsanız, doğru ürünleri doğru kategorilerde sergilemelisiniz. Kendi siteniz olduğunda bu konu çok önemli değil. Fakat pazaryerlerinde ürün kategorisi son derece önemli. Yani ürünleriniz olması gereken yada ona en yakın kategorilerde yer almalı. Pazaryeri Seçimi Günümüzde tüm pazaryerleri her şeyi satsa da, aslında geçmişten kalan deneyimlerle insanlar alışık oldukları pazaryerlerinden ürün satın alıyorlar. Ayrıca müşterilerin en güvenliği alışveriş kanalları pazaryerleri, çünkü muhatap olacak birilerini bulabiliyorlar. Mesela çiçek yada hediyelik eşya alacak kişi çiçeksepeti’nden, elektronik yada elektrikli ürün alacak kişiler hepsiburada’dan, giyim kozmetik ev dekorasyonu gibi ürün alacaklar trendyol’dan, daha çok yedek parça vb. ürün alacaklar n11 ve gittigidiyor gibi pazaryerlerini tercih ediyor. Okurken sizde bunu şimdi fark etmiş olabilirsiniz. Bunun nedeni her pazaryeri sektöre belli kategori ağırlıklı girdi. Ama şimdi herkes neredeyse eşit sayılır. Pazaryerlerinin ürün satış bedeli üzerinden komisyon aldığını, bu komisyonlar nedeni ile kar marjınızın düşebileceğini unutmayın. Kendi Sitenizi Kurma Önceden epey zahmetli ve maliyetli olan bu yol, şu an yükselen trendle birlikte artık uygun hale geldi. Üstelik artan rekabet ile de fiyatları epey makul seviyelerde. Fakat bilgisayar bilginiz yok ise, yada bunu yaptırabileceğiniz ön bir bütçeniz yok ise sizi biraz üzebilir. Ancak şunu unutmayalım ki, ne olursa olsun her işletmenin artık bir web sitesi olmak zorunda. İnsanlar mağazanıza yada dükkanınıza gelmek yerine internetten alışverişi seçebilir. Bunun için hazır web sitesi kullanabileceğiniz gibi, hazır altyapılı tamamen e-ticaret işi için yazılım yapmış firmaları da tercih edebilirsiniz. Bu sayede zamandan tasarruf etmiş olup, e-ticaret için kendi sitenizi de profesyonelce hazırlamış olursunuz. Alacağınız ufak danışmanlık hizmetleri ile de kendi sitenizi kendiniz yönetebilirsiniz. oguzsarikaya.com/iletisim üzerinden ücretsiz e-ticaret veya web sitesi ile ilgili daha fazla bilgi alabilirsiniz. Dilerseniz sizin için detaylı bir raporda sunmaktan mutluluk duyarız. Sosyal Medya Artık sosyal medya önemli demiyorum bile. Dünyada neredeyse her bireyin bir telefonu, her telefonun bir internet bağlantısı var. Bu nedenle insanların birbiri ile iletişimi artık en üst seviyede. Herkes her şeye istediği zaman ulaşabiliyor. Sizde ulaşılabilir olmak istiyor iseniz sosyal medyanızı aktif olarak kullanmalı ve ürünlerinizi burada bolca tanıtmalısınız. Sosyal medyanın e-ticaretteki güçlü yanlarından biride insanların ürünleri gerçek hali ile görebilmesi, örneğin bir kıyafetin üzerinde denenmesi. "Influcer" kavramı bunun için oluşmuş bir hizmet , bir sektör. Popüler kişiler ürünleri gerçek hayatında kullanıp deneyimlerini takipçileri ile paylaşarak ürünün tanıtımını yapmış oluyorlar. Belki böyle bir tanıtım bütçeniz olmayabilir. Ancak ürünlerinizi sosyal medyada, sosyal hayatta nasıl kullanılacağına dair tanıtmak sizi ve ürününüzü daha bilinir hale getirecektir. Kargo Seçimi E-Ticaretin temeli tamamen kargo sistemi. Kargo sektörü biterse e-ticaret biter. İnternette satılan bir ürün ülkenin bir ucundan bir ucuna başka nasıl gidebilir ki? Müşterilerinde e-ticaret deneyimlerinde en memnun oldukları konu şüphesiz "hızlı kargo". Bu kargo olayları eskiler bilir 2-3 güne gelirken, sonra ertesi gün, daha sonra aynı gün, artık daha da ileriye gidip 10 dk haline geldi. (Ör: Getir) Bu yüzden seçeceğiniz kargo firması bu işi ne kadar hızlı ve güvenilir yerine getirebiliyorsa müşterileriniz sizden o kadar memnun kalır. İyi bir kargo seçimi sizi iyi bir satıya dönüştürür. Son Olarak Ne Yapmalıyım? Her zaman önceliğiniz bütçe ve yatırım planlaması olsun. Son olarak yapmanız gereken şey o büyük adımı atmak. Bilmediğimiz çok şey olabilir, ama hepsini öğreneceğiz. İşte en son yapacağınız şey öğrenmek, okuyarak, izleyerek öğrenmek. Bildiğin bir işi yapmak, bilmediğin bir işi yapmaktan daha az risklidir. E-ticaret ise artık bilinmesi ve öğrenilmesi gereken, yaşamın tam ortasında yer alan bugünün ve geleceğin ticaret şekli. Bu yazımı okuyan herkese kocaman teşekkürler. Her konuda yardıma açığım. İletişim bilgilerinden bana ulaşabilirsiniz. Görüş, öneri ve sorularınızı yoruma yazabilirsiniz. Hepsini cevaplıyorum. Sağlıcakla kalın.
- Ticimax ve E-Ticaret
E-ticaret sitesi kurmak için ilk adımı atanların karşısına kesinlikle Ticimax markası çıkmıştır. Çıkmayanlar için ise bu yazımda artık Ticimax ile ilgili daha fazla bilgiye sahip olacaksınız. Hazır e-ticaret altyapısı sağlayan önde gelen firmalardan biri olan Ticimax’ı gelin detaylıca inceleyelim. Ticimax Nedir? Ticimax, e-ticaret altyapısı sağlayarak hazır e-ticaret paket yazılımları ile her türlü işletmenin ihtiyaçlarını karşılayan bir marka ve bilişim firması. “Maximum Ticaret” ve “Sorun Değil Çözüm Üretiriz” sloganıyla yola çıkan firma, merkezi Ataşehir / İSTANBUL’da Ticimax Plaza olan ve Ticimax Bilişim Teknolojileri A.Ş. adıyla 15 yıldan fazla süredir faaliyet göstermektedir. Ağırlıklı olarak e-ticaret yazılımları, özel e-ticaret çözümleri ve tasarım hizmetleri vermek üzere kurulmuştur. 100’den fazla uzman personeli ile e-ticaret çözümleri konusunda müşterilerine 7/24 destek vermesiyle en ön plana çıkan firmadır. Edindiğim tecrübelerle bazen 2 dakika gibi bir sürede sorunlarınıza anında ve hızlı bir çözüm üretebiliyorlar. Ticimax, aralarında Türkiye'nin en büyük e-ticaret sitelerinin de yer aldığı 10.000 'in üzerinde firmaya e-ticaret altyapı hizmeti sağlamaktadır. Geliştirilen güçlü altyapısı ile kullanıcılarına yalnızca Türkiye'de değil, dünya genelinde satış yapma imkânı sağlamaktadır. Ticimax, ayrıca e-ticaret paket ve yazılımlarını sağladıkları müşteriler başta olmak üzere e-ticaret ile ilgilenen herkese ücretsiz eğitim, seminer ve konferans hizmeti de sağlamaktadır. Türkiye’nin farklı illerinde düzenledikleri seminer ve konferanslar ile e-ticarete başlamak için işletmelere ve girişimcilere öncülük etmişlerdir. Ticimax E-Ticaret Paketleri Nasıldır? Temeli web sitesi olan kendi yazılımlarını yaratan Ticimax, bu yazılımlarını geliştirerek tamamen ürün satmak ve e-ticaret oluşturma odaklı yeniden kurgulamıştır. Sürekli üzerine bilgi ve tecrübe ekledikleri altyapılarını güncelleyerek günümüze en uygun hale getirmeye çalıştırdıkları göz ardı edilemez. Ticimax, hali hazırda müşterilerin bütçe ve ihtiyaçları doğrultusunda 5 farklı paket seçeneği sunmakta. Bunları düşükten en yüksek seviyeye kadar sıralarsak; Soft, Plus, Special, Special Extra ve Special Omni olarak sıralanmaktadır. Soft paket içeriği en düşük paket ve Special Omni ise en yüksek paket olarak yer almakta. Bu paketlerden ayrı olarak daha fazla ihtiyacı karşılamak üzerine, özellikle yurtdışı e-ticaret düşünenler için Platinum Paketi de mevcut. Tabi hazır olan bu paketlerde dilerseniz bazı eklenti ve özellikleri ücreti değişkenlik göstererek ilave edebiliyorsunuz. Tüm paketler ayrıca tüm banka ve kredi kartlarına peşin fiyatına 9 taksit. Ödeme kolaylığı olarak süper bir seçenek kesinlikle. Ticimax Hangi Paketi Tercih Etmeliyim? Bu seçenek tamamen bence bütçe ile alakalı, geleceğe yatırım yapmak isteyenlerdenseniz kesinlikle “Special Ekstra” veya “Special Omni” paketlerini tercih etmelisiniz. Detaylı olarak paketleri incelerseniz. Üst paketlerdeki seçeneklerin daha fazla olduğunu görürsünüz. Burada ayrıca paket tercihinde neden bütçe dediğime dair biraz detaya inersek, paketlere eklenti eklemek istediğiniz zaman bu eklentilerin toplamı en üst paketi geçecektir. Bu nedenle en üst paketlerden tercih etmeniz hem bütçeniz hem de ileriye dönük yatırım olarak daha kârlıdır. Ticimax Paketlerin Süresi Ne Kadar? Tüm paketlerin süresi “12 ay” yani “1 yıl” dır. Bu süre sonunda yıllık yenileme ücreti alınır. Bu yenileme ücreti paket tutarının yaklaşık yarısı kadardır. Paketiniz süresi dolsa bile yenileme ücretini ödemediğiniz takdirde siteniz ve üyeliğiniz hemen sonlanmaz. Ticimax bu konuda anlayışlı ve size yardımcı olmak için elinden geleni yapacaktır. Ticimax Paketlere Neler Dahil? Paketler bahsettiğim gibi içeriklerine göre farklılık gösteriyor. Ama en üst paketi aldığınızda, emin olun e-ticarete başlamak için başka hiçbir ihtiyacınız kalmayacak. Burada önemli olan konu sadece marka ve işletme adınıza ait daha önceden alınmış alan adı yani site isminin olmaması. Çünkü aynı isimden ikinci bir site açılamaz. Sitenizi açmadan ve paket almadan önce sadece sim kontrolü yapmanız yeterli. Ticimax ile E-Ticarete Nasıl Başlarım? Size adım adım tüm süreci açıklayıcı ve örneklerle anlatacağım, ancak e-ticaret yapmak için vergi mükellefi ve vergi levhasına sahip olmanız şart. Ticimax sonuçta alt yapı sunduğu için üstüne çok düşmese de vergi levhanızın örneğini diğer evraklarla isteyecektir. Alan Adı Belirleme Alan adı, yani sitenizin www ile başlayıp, com veya net ile biten isminizi öncelikle kontrol etmeli ve belirlemelisiniz. Alan adı sorgulamak için aşağıdaki bağlantıyı tıklayarak kontrol sağlayabilirsiniz. Ticimax e-ticaret paketi alırken ilk sorulacak şeylerden biri alan adınızdır. (Site isminiz) E-Ticaret Paketi Satın Almak Ticimax’ın resmî web sitesini ziyaret ederek online bir forum doldurarak, dilerseniz telefonla arayarak müşteri temsilcisi ile bağlantı kurup dilediğiniz paketi peşin fiyatına 9 taksitle satın alabilirsiniz. Paket alımından sizden bazı evraklar istenecektir. Ayrıca sizin mail adresine gönderilecek olan sözleşmenin, imzalanıp tekrar Ticimax yetkililerine mail üzerinden gönderilmesi gerekecektir. Alacağınız paketi belirlemeden önce paketlerin detaylarını iyice kontrol etmenizi tavsiye ederim. Bu konuda kafanızda soru işareti kalmaması çok önemli. Benimle iletişime geçerek paketler ve detayları hakkında daha fazla bilgi sahibi olabilirsiniz. Paketler hakkında oguzsarikaya.com üzerinden detaylı bilgi almak için tıklayın Ticimax e-ticaret paketlerini incelemek için tıklayın Ticimax müşteri hizmetleri ve iletişim için tıklayın Panele Giriş ve Ayarlar Eğer e-ticaret paketlerinden birini satın aldıysanız artık size özel ve sizinle ilgilenen bir müşteri temsilciniz olacaktır. İlk olarak mail adresinize ticimax panele, yani sitenize giriş ve yönetmek için kullanıcı adı ve şifreniz gelecektir. Daha sonra buradan panele girip, ilk iş olarak işletme bilgilerinizi ve sektörle ile ilgili bilgilerinizi doldurmanız gereklidir. Bundan sonra artık sitenizi düzenlemeye başlayabilirsiniz. Tüm Diğer İşlemler Gözünü korkutmasın ama epeyce uzun işlemler sizi bekliyor. Kategoriler, ürünler, ana sayfa tasarımı, modüller, mailler, kampanyalar, site ayarlamaları, ürün ayarları, kargo ayarları, ödeme ayarları. Daha bir çok ayar ve işlem var. Bunlar tabii zamanla ve tecrübe ile başarılı olacak işler. Size güzel bir haberimiz var. www.oguzsarikaya.com bir Ticimax E-Ticaret Uzmanı. Tüm süreci ister sizin adınıza yönetebiliriz, isterseniz sizinle birlikte size uygun danışmanlık sağlayarak tecrübelerimizi sizinle paylaşabiliriz. Reklam yapmazsak olmaz. Çünkü amacımız bu yazımda da olduğu gibi size daha çok değer katacak bilgiler sağlamak. Devam… Kargo Anlaşması E-ticaret yapacaksanız tabii ürünlerin kargo ile gönderilmesi gerekecek. Ticimax’ın anlaşmalı olduğu ve Ticimax müşterilerine özel indirim sağlayan kargo firmalarından biriyle anlaşarak bu adımı da rahatlıkla tamamlayabilirsiniz. Ticimax anlaşmalı kargoları incelemek için tıklayın Sanal Pos Anlaşması Ticimax’ın sanal pos konusunda anlaşmalı olduğu ve çözüm ortağı İYZİCO firmasıdır. Çok kafa karıştırmak adına neden sanal posu bankadan almıyoruzdur anlatmayacağım. E-ticarette en önemli şey hızlı olan kazanır, zaman önemlidir. Bunun için İYZİCO dahil farklı sanal pos firmalarını da tercih edebilirsiniz. Benim tercihim Türkiye için sanal pos olarak İYZİCO ve PAYTR firmaları. İkisi de kaliteli firmalar. İnternetten ödeme almak için bir sanal posunuzun olması şart. Bu nedenle iki firmadan birini tercih edin. Benim tercihim her zaman İYZİCO. İYZİCO incelemek için tıklayın PAYTR incelemek için tıklayın E-Fatura Entegrasyonu Yeni e-ticaret yapacaklar için e-fatura entegrasyonu her zaman gereksiz. Sonuçta ucuz maliyetli bir işlem ama stok programı almak ve daha yeni başlayacaklar için çok erken. Yine de detaylı bilgi almak isterseniz benimle iletişim için tıklayın Tabi üzerine değinmediğim ince detaylar daha çoğunlukta. Ama kabaca sürecimiz işte bu kadar. Artık ürün satışına siteniz tamamen açık. Etkili bir pazarlama ve reklam yönetimi ile başarılamayacak, satış yapılamayacak hiçbir site yok. Yazımı buraya kadar okuduğunuz için çok teşekkürler. Şimdiden herkese başarılar diler, bu konuda ve her konuda size destek olabileceğimi belirtmek isterim. Soru, görüş ve önerilerinizi yoruma yazabilirsiniz. Hepsini okuyup cevaplıyorum. Kocaman başarılar…
- E-Ticarette Yeni Çözümler: Uçtan Uca E-Ticaret Operasyon Hizmeti
E-Ticareti en güçlü kılan özellik tabi ki kargo ve hız. Ürün müşteriye ne kadar güvenilir ve hızlı ulaşırsa, bunu sağlayan her firma e-ticaret sektöründe daha kazançlı çıkıyor. Bu nedenle günümüzde atılan en önemli adımların çoğu ürünün müşteriye daha ne kadar hızlı ulaşabilir sorusu. Bunun en güzel çözümleri günümüzde sayısı her geçen gün artan depo hizmetleri. Böylece ürünler lojistik olarak tek bir yerden yönetilerek karmaşanın önüne geçiliyor ve süreç daha profesyonel bir hale kavuşuyor. N11 ve Ekol Lojistik iş birliği hayata geçirilen n11depom bunlardan biri. Başta kendi platformunda ürün satışı gerçekleştiren iş ortakları olmakla birlikte, e-ticaret sektöründe hizmet veren tüm firmalara hizmet sağlamak adına kurulmuş. E-ticarette operasyon sürecinin önemi bilen n11, böylece tüm KOBİ’lerin depolama, sipariş yönetimi, paketleme, sevkiyat ve iade gibi süreçlerini de tek bir çatı altında n11depom’da toplamış oldu. Bu operasyonel sürecin tamamı Ekol Lojistik tarafından gerçekleşiyor. Söz konusu depolama hizmeti ile; avantajlı fiyat, sınırsız depolama alanı ve depodan hızlı çıkış imkanları sağlanıyor. Öncelikler n11 iş ortakları ve diğer firmalar, düşük maliyetlerle zamandan büyük ölçüde tasarruf edebilecek. Böylelikle satıcıların lojistik süreçlerde yaşadığı sevkiyat ve iade süreçleri profesyonel ekiplerce yüksek kalitede ve hızlı bir biçimde sağlanacak. Şu an için n11depom bu faaliyetlerini Kocaeli’nde bulunan Ekol Lojistik’e ait 30 futbol sahası büyüklüğünde Lotus Tesisinde yürütüyor. Tesis de 1300 kişi aktif olarak çalışıyor. Üstelik Lotus Tesisi, Türkiye’nin kapalı alan en büyük depo tesisi. Peki özet olarak bu tesiste işler nasıl yürüyor? N11 olsun olmasın, internet üzerinden ürün satan ve e-ticaret yapan herkes n11depom hizmetlerinden yararlanabiliyor. Tabi burada n11 tarafından gelen satıcıların fiyat avantaj önceliği olacağını da belirtmek gerekir. Bu hizmetten yararlana firmalar artık; paketleme, paketin kargolanması, iade ve iadenin kontörlü depoya/stoğa alınması gibi lojistik süreçlerle ilgilenmiyor. N11depom bu süreci tek bir depo üzerinden ve tek stok üzerinden sizin adınıza profesyonelce yönetiyor. Sizde sadece sattığınız ürünlerle ilgileniyorsunuz ve işlerinize daha fazla zaman ayırabiliyorsunuz. Üstelik en önemlisi maliyetlerinizi düşürebiliyorsunuz. Tüm Pazaryerlerine Entegre Dediğimiz gibi başta n11 iş ortakları ve n11 sitesinden satılan ürünler olmakla, diğer pazaryerlerinde satış yapan mağazalarda n11 depom hizmetinden sorunsuz bir şekilde faydalanabilecek. Burada şu an için Entegra sistemi aktif olarak sürece dahil olabiliyor. İlerleyen süreçlerde yeni anlaşmalarla farklı sistemler ile de lojistik sistemine dahil olunabilecektir.
- B2B, B2C ve C2C Nedir?
E-Ticaret ile uğraşanlar ve e-ticarete merak saranların çokça duyduğu ve merak ettiği iş modelleri; B2B, B2C ve C2C. Günlük hayatta pek karşımıza çıkmasa da son zamanlarda e-ticaret hacminin büyümesi ile bu iş modeli terimlerini iyice duymaya ve görmeye başladık. O halde nedir bu B2B, B2C ve C2C sizin için örnekli bir yazı hazırladım. B2B Nedir? B2B kısaltma açılımı “Business to Business”, Türkçesiyle “Şirketten Şirkete” kavramıdır. Şirketlerin kendi aralarında gerçekleştirdikleri pazarlama veya satış uygulamalarını ifade eden kısa tanımdır. Temel olarak şirketler birbirlerinin sunduğu hizmetleri iyileştirme prensibi ile çalışır. Şirketten şirkete olan bu iş modelinin ismine B2B denir. Bir ürün veya hizmet tüketiciye ulaşmadan şirketlerin kendi arasında el değiştirir, alınır veya satılır. B2B Ne Gibi Kapsamları İçerir? Hammadde ticareti İşletmelerin üretim amacıyla ihtiyaç duyduğu hammaddeleri, başka bir işletmeden tedarik eder. Hammadde üreten işletme ise bu hammaddeyi üretim yapacak başka bir işletmeye tedarik eder. Örneğin; giyim sektöründe bir işletmenin ihtiyaç duyduğu en önemli hammadde ipliktir. İplik üreticisi başka bir şirket ise üretmiş olduğu iplikleri ihtiyaç sahibi işletmelere taşır. İşte bu karşılıklı modele “Business to Business”, Türkçesiyle “Şirketten Şirkete” yani B2B ismi verilmiştir. Operasyonel Sebeplerle Kurulan İş Birlikleri Çoğu işletme üretim, işletme, yönetim, muhasebe veya tedarik süreçleri gibi operasyonel faaliyetlerin tamamını kendi imkanları ile karşılamayabilir. Bu durum ayrı bir sermaye ve yatırım gerektirir. Bunun için bazı işler başka şirketlerin aracılığı ile sağlanır. Örneğin; üretiminde yer alan ürünleri internet pazarında satmak için bir e-ticaret departmanı kurulması yerine bu işler e-ticaret süreçlerini yönetebilen başka bir şirkete verilir. Böylece üreten ve pazarlayan iki şirket iş birliği yapmış olur. Toptancı-Perakendeci İş Modeli Büyük veya orta ölçekli üretim yapan bir işletme, ürünlerini küçük veya orta ölçekli perakende satış yapan bir işletmeye satabilir. Örnek: Gıda sektöründe üretim yapan işletmeler, market gibi diğer işletmeler ile aralarında iş birliği yapabilir. Aslına bakarsanız tüm şirketler, üretim ve hizmet faaliyetlerini devam ettirmek amacıyla B2B iş modelini uygulamak zorundadır. Birçok marka tüm üretim ve diğer süreçlerini tek başına yönetemeyeceği için yan işletmelerin desteği ile iş birlikteliği yapmaktadır. Örneğin bir otomobil üreticisi, otomobil içerisinde binlerce parçadan oluşur. Tüm bu parçaları ve üretim sistemini tek başına yönetmesi neredeyse imkansızdır. En basit haliyle bile koltukların kumaşı, kumaş üreten bir işletmeden tedarik edilir. Yani siz aslında bir ürün satın alırken belki de yüzlerce marka ve işletmenin ürününü aynı anda satın almış oluyorsunuz B2C Nedir? B2C kısaltma açılımı “Business to Consumer”, Türkçesiyle “Firmadan Tüketiciye” kavramıdır. Şirketlerin tüketicilerle direkt olarak kurduğu ticari ilişkiyi açıklayan ifade olarak yer alır. Bireysel olarak yaptığımız tüm alışverişler, B2C iş modeli kapsamındadır. Günümüzde yaptığımız tüm bireysel alışverişler, “firmadan tüketiciye” yani “B2C” iş modelidir. B2C iş modeli, günümüz şartlarında 2 farklı şekilde uygulanmaktadır. Bu uygulamalar şunlardır: Sanal Pazar Yerleri Bugünkü koşullarda B2C iş modelini rahatlıkla inceleyebileceğimiz en iyi örnek Sanal Pazar yerleridir. Aklınıza gelmesi için bu iş modeli ile çalışan firmalar; Hepsiburada, Trendyol, N11, Gittigidiyor ve Çiçeksepeti gibi. E-ticaretin etki alanını her geçen gün büyük bir hızla genişletmektedir. Tedarikçilerden aldığı ürünleri üzerine kâr payı koyarak son kullanıcıya satan sanal alışveriş mağazaları, B2C iş modelini en işleten ve geliştiren firmalardır. E-Ticaret ve Web Siteleri Firmalar komisyon maliyetlerini düşürmek, marka ve işletmelerini ön plana çıkarmak için kendi siteleri üzerinden B2C modeli ile de satış yapmaktadırlar. Böylece ürünler üretimden direkt olarak tüketiciye arada komisyon fiyat farkı olmadan ulaşır. Bu durum üretici firma ve tüketici için maliyet konusunda hem uygun hem de istikrarlıdır. B2C iş modeli, e-ticaret sektörünün ülkemizde gösterdiği gelişimle doğru orantılı olarak büyük bir hızla etki alanını genişletmektedir. Üreticiler ve son kullanıcılar için birçok avantaj sunan e-ticaret kavramının başlıca faydaları şunlardır: E-ticaret ile küçük bir işletme dahi dünyanın tüm noktalarına ürünlerini satabilir. Fiziksel olarak ulaşmanın neredeyse imkansız olduğu sayıda müşteriye sanal ortamda ulaşan işletmeler, bu sayede kârlılıklarını artırabilir. Geleneksel satış yapan bir işletmenin birçok fiziksel gideri bulunmaktadır. E-ticaret dünyasında ise işletmeler, bu harcamalardan ve maliyetlerden büyük ölçüde tasarruf etmektedir. E-ticaret dünyasında, müşteri profilleri çok daha net bir şekilde analiz edilebilir, doğru bir hedeflemeyle yüksek sayıda müşteriye rahatlıkla ulaşılabilir. B2B ve B2C İş Modelleri Arasındaki Farklar Nelerdir? B2B alanında müşteriler ürünü daha çok mantıksal fayda açısından değerlendirirken, B2C müşterileri ürünleri duygusal fayda açısından değerlendirmektedir. B2B alanında müşterilerin bir ürünü tekrar satın alma ihtimali, B2C alanına göre daha yüksektir. B2B alanında ürünlerin fiyatları ya da teslim edilme koşulları pazarlığa açıkken, B2C alanında taahhüt edilen şartlara uymak zorunludur. C2C İş Modeli Nedir? C2C kısaltma açılımı “Consumer to Consumer”, Türkçesiyle “Tüketiciden Tüketiciye” kavramı tüketicilerin birbirleriyle kurdukları ticari ilişkiyi ifade eden kısa tanımdır. E-ticaretin büyümesiyle ortaya çıkan bu iş modelinde, tüketiciler sahip oldukları ürünleri belirli pazar yeri uygulamaları aracılığıyla diğer tüketicilere kendi belirlediği bir fiyat üzerinden satışa sunar. Bu iş modelinde yapılan satışı faturalandırma gibi bir zorunluluk bulunmamaktadır. C2C iş modeline en iyi örnekler Türkiye'de Sahibinden ve Letgo olarak gösterebiliriz. Bildiğiniz üzere bu uygulamalarda tüketiciler ürünlerini sıfır veya ikinci el olarak diğer tüketicilere sunar. Böylece var olan ürün tüketicilerin kendi aralarında fiyat ya da hizmet olarak el değiştirir. C2C İş Modelinin en güzel yanı, tüketicilerin kullanmadığı veya az kullanmış olduğu ürünleri ellerinden çıkararak bu durumdan kâr elde etmesidir. Ayrıca alıcı tarafında aynı ürünü daha ucuz maliyetle satın alması her iki taraf için olumlu bir alışveriş şeklidir. Merhaba ben Oğuz Sarıkaya. E-Ticaret alanında yazılarımla sizleri bilgilendiriyorum. Yazımı buraya kadar okuyan tüm herkese şimdiden teşekkürler. Soru, görüş ve önerilerinizi yorum kısmına yazarak belirtebilirsiniz. Herkese sağlık ve sevgi dolu günler dilerim












